Translation of "Yakınında" in Japanese

0.009 sec.

Examples of using "Yakınında" in a sentence and their japanese translations:

- Amcam okulun yakınında yaşıyor.
- Dayım okulun yakınında yaşıyor.

おじは学校の近くに住んでいる。

Gölün yakınında kamp yaptık.

我々は湖の近くでキャンプをした。

Geniş kütüphanenin yakınında yaşıyoruz.

僕らは大きな図書館のそばに住んでいる。

Kaza evinin yakınında oldu.

その事故は彼の家の近くで起こった。

Biz okulun yakınında yaşıyoruz.

私たちは学校の近くに住んでいる。

Tren istasyonunun yakınında yaşıyorum.

駅の近くに住んでるよ。

Kazaların çoğu evin yakınında olur.

ほとんどの事故がすぐ近くで起こっている。

O, denizin hemen yakınında yaşıyor.

彼は海のすぐ近くに住んでいる。

Gençken o nehrin yakınında oynardım.

若い頃、あの川の側で遊んだものだった。

Evimin yakınında bir yangın çıktı.

近所に火事が起こった。

Kız kardeşim Yokohama yakınında yaşar.

私の妹は横浜の近くに住んでいる。

Evimin yakınında bir daire var.

私の家の近くにアパートがあります。

Evimin yakınında bir dükkan yok.

私の家の近くには店がありません。

İstasyonun yakınında bir banka var mı?

- 駅の近くに銀行はありますか。
- 駅の近くに銀行がありますか。

İstasyonun yakınında bir taksi durağı var.

駅の近くにタクシー乗り場があります。

Gölün yakınında büyük bir restoranı var.

彼はその湖のそばに大きなレストランを所有している。

Dün benim evin yakınında yangın çıktı.

昨日家の近くで火事が起きた。

Nehrin yakınında eski bir kale duruyor.

古いお城が川のほとりに立っている。

Biz büyük bir kütüphanenin yakınında yaşıyoruz.

- 私たちは大きな図書館の近くに住んでいます。
- 僕らは大きな図書館のそばに住んでいる。

Buranın yakınında iyi bir Tayland restoranı var.

近くにおいしいタイ料理のお店があるんです。

Bizim okulun yakınında bir otobüs durağı var.

学校の近くにバス停がある。

Bir istasyonun yakınında yaşamak büyük bir kolaylık.

駅の近くに住んでいるとたいそう便利だ。

Onlar parkın yakınında yeni bir evde yaşıyor.

彼らは公園の近くの新しい家に住んでいます。

Bizim kasabanın yakınında büyük bir nehir var.

私たちの町の近くに大きな川がある。

Bizim kasabanın yakınında büyük bir göl var.

私たちの町の近くに大きな湖がある。

Amcamın, istasyonun yakınında bir çiçekçi dükkânı var.

おじは駅のそばに花屋を持ってます。

- Yolumu nehrin yakınında kaybettim.
- Yolumu nehir civarında kaybettim.

私が道に迷ったのは川の近くだった。

Dünya nüfusunun üçte birinden fazlası kıyı yakınında yaşar.

世界人口の三分の一が、沿岸部に住んでいる。

Evim tren istasyonu yakınında, uygun bir yerde bulunur.

自宅は便利なところにある――駅の近くです。

Dün gece tren istasyonu yakınında bir yangın vardı.

昨夜駅の近くで火事があった。

Tom birkaç yıl Boston yakınında küçük bir bar işletti.

トムはかなり長い間、ボストンの近くで小さなバーを経営していた。

Onunla karşılaşmadan önce, Pizzaro adamlarının ve silahlarının çoğunu kasaba yakınında sakladı.

彼に会う前にピサロは町の近くに部下と銃をたくさん隠した。

Tom, oldukça uzun bir zaman Boston yakınında küçük bir bar işletti.

トムはかなり長い間、ボストンの近くで小さなバーを経営していた。

Ben istasyonun yakınında lezzetli kekler yapan yeni bir pasta dükkanın var olduğunu duydum.

駅の近くにおいしいケーキ屋さんができたらしいよ。

Evimin yakınında pirinç tarlaları bulunduğundan, sık sık yılın bu zamanı boyunca bütün gece gaklayan kurbağaları duyuyorum.

家の近くに田んぼがあるからさ、この時期になると一晩中カエルのケロケロ鳴く声が、よく聞こえてくるんだよ。

Bugün Almanya'da, Pazartesi günü kundaklamada üç Türk'ün öldürüldüğü Hamburg'un yakınında bir yer de dahil birçok şehirde şiddet karşıtı mitingler gerçekleşti.

ドイツでは今日、いくつかの都市で襲撃に反対する抗議行動が催されましたが、その都市の中には、月曜日の放火による襲撃でトルコ人3人が殺害されたハンブルク近くの都市も含まれています。

Kasabada veya kasabanın yakınında bir veya iki büyük fabrika kurulduysa, insanlar iş bulmaya gider, ve yakında bir endüstriyel alan büyümeye başlar.

大工場が街の中や周辺に作られると、人々が仕事を求めてやってきて、まもなく産業地域が出来始める。