Translation of "Gölün" in Japanese

0.004 sec.

Examples of using "Gölün" in a sentence and their japanese translations:

- Biz gölün etrafında yürüdük.
- Gölün bütün çevresini gezdik.

私たちは湖の周りをぐるっと一周歩いてきた。

Gölün yakınında kamp yaptık.

我々は湖の近くでキャンプをした。

Kayık gölün dibine battı.

ボートは湖の底に沈んだ。

Gölün suyu çok soğuktur.

その湖の水はとても冷たい。

O, gölün etrafında gezindi.

彼は湖の回りをぶらついた。

Onlar gölün etrafında dolaştılar.

彼らはその湖を遠回りしていった。

Gölün yanında kamp yaptık.

我々はその湖のほとりでキャンプした。

Gölün yanındaki ev benimkidir.

湖のほとりの家は私の家です。

Fotoğrafımı gölün kıyısında çektirdim.

私は湖岸で写真をとってもらった。

Biz gölün etrafında yürüdük.

- 私たちは歩いて湖をぐるりと回って来た。
- 私たちは湖をぐるりと回ってきた。
- 私たちは湖の周りをぐるっと一周歩いてきた。

Ada gölün ortasında bulunuyor.

湖の真中に、その島がある。

Bazı kayıklar gölün üstündedir.

何隻かのボートが湖に浮かんでいる。

Gölün kenarında bir otelde kaldık.

我々はその湖のほとりのホテルに泊まった。

Gölün yanında epeyce otel var.

湖畔にはかなり多くのホテルが有る。

- Kule gölün güzel bir manzarasına hakimdir.
- Kule gölün güzel bir manzarasına sahiptir.

その塔からは湖の眺めがすばらしい。

Gölün yüzeyi tamamen donmuş olsa da

この湖はこおっているが―

Gölün ne kadar derin olduğunu bilmiyorum.

その湖はどれくらい深いか知りません。

Gölün yakınında büyük bir restoranı var.

彼はその湖のそばに大きなレストランを所有している。

Gölün suyu bir ayna gibi pürüzsüz.

湖の水は鏡のように平らかだ。

Bu gölün bir sürü sazanı var.

この池には鯉がうようよいる。

Gölün yanındaki eski kilise çok güzel.

湖畔の古い教会はとても美しい。

O, gölün çevresinde bir tur düzenledi.

彼は湖畔巡りの旅で我々を案内した。

O gölün yanında durduktan 54 gün sonra

私があの湖の脇にいた54日後に

Büyük gölün coşkulu sularındaki kıpırtılar hep birlikte

雨に打ち付けられる偉大な湖

Gölün üzerinde ince bir buz tabakası vardı.

湖には薄い氷が張っていた。

Bildiğim kadarıyla, gölün en derin noktası burası.

私の知る限りにおいては、湖はここが一番深い。

Gölün güzel manzarasının yağmur ve sisten dolayı keyfine varılamadı.

雨と霧のために湖の美しい景色を楽しむことができなかった。

Hava o kadar soğuktu ki gölün üstü buz tuttu.

- とても寒くて湖は一面に凍ってしまった。
- とても寒かったので、湖は一面氷に覆われた。

Gölün üstündeki buz senin ağırlığını taşımak için çok ince.

その湖の氷は薄すぎて、君の体重を支えられない。

Uzun boylu çam ağaçları gölün etrafında bir halka yapmaktadır.

高い松の木が湖の周囲を取り囲んでいる。

Arabası bir gölün içine doğru yol alırken kıl payı kurtuldu.

車が横滑りして道路から湖に落ちたとき彼女は九死に一生を得た。