Translation of "Etkili" in Japanese

0.010 sec.

Examples of using "Etkili" in a sentence and their japanese translations:

Hızlı olur, etkili olur.

速いし効率的だ

Hızlı olur. Etkili olur.

速いし効率的だ

En etkili savunma taarruzdur.

最も効果的な防御は攻撃である。

Çok etkili bir sözü vardı

彼女は とても深い名言を 残しています

Sabır bazen en etkili silahtır.

忍耐はもっとも効果的な武器になることがある。

Birkaç etkili ve ortak prensipte anlaşarak

いくつかの強い一般原則を定め

Ve etkili bir doğum kontrolü için

効果的な避妊薬を作るには

Coşkun ötüşler pek etkili olmamış gibi.

‎必死に鳴いても ‎メスには響いてない

Mikroplar atıkları etkili bir şekilde parçalayamazlar.

微生物は残留物を迅速に 分解できなくなるからです

Bektaşi üzümü hayatı uzatmada etkili meyvelerdir.

スグリは長寿に有効な果物だ。

Bu, suç için etkili bir çözümdür.

これは有効な犯罪防止対策だ。

Ortaya çıkmasındaki temel sebepler üzerinde etkili oluyordu.

根本原因に作用しているようでした

Hepsi etkili ve hayat değiştirecek türden fikirlerdi.

それらは 力強く自己変革的なものでした

Rekabeti takdir ederler ve etkili iletişimi severler.

競争を奨励し 効率的な コミュニケーションを大事にします

Tedaviyi çok daha güçlü ve etkili kılacağına inanıyorum.

既存の療法をずっと効果的で 力強い治療にできるでしょう

Bundan dolayı tarihteki en etkili kitaplar hikâye serileri

だから歴史に残る影響力のある本は みなシリーズものの物語であり

Bu minik erkeğin etkili bir ses bulması lazım.

‎負けていられない

etkili bir şekilde hedef alacak kombine tedaviler geliştiriyoruz.

組み合わせ治療の開発に ハシニ効果を利用しています

Onun konuşması hükümetin politikalarıyla ilgili etkili bir özürdü.

彼の演説は政府の政策の効果的な擁護論であった。

Biz hâlâ kanser için etkili bir tedavi keşfetmek zorundayız.

癌の効果的な治療法はまだ発見されていない。

Etkili bir katalizör olmadığı zaman cihazı geliştirmek zor olurdu.

有効な触媒がないので、その装置を改良することは困難であろう。

Ofis çalışanları problemi çözmek için hızlı ve etkili çalıştılar.

事務所の職員は迅速かつ効率的に働いて、その問題を解決した。

Sihir numaraları bu durumu incelemek için oldukça etkili bir araç

マジックは それを調査する 強力な道具となり

Bahçemdeki tüm yabancı otlardan kurtulmak için etkili bir yöntem arıyorum.

私は庭の雑草を全部取り除く効果的な方法を探している。

Bu zehir kesesinin çok etkili olduğu kesindir. Büyük pençelere ihtiyacı yok.

強い毒が入った袋だよ ハサミは不要

New York'ta Ekim 1987 borsa krizi hâlâ etkili bir şekilde hatırlanmaktadır.

ニューヨークの1987年10月の株式大暴落はまだ生々しく記憶されている。

Yanıtın çok takdir ediliyor ve bizim daha etkili biçimde hazırlanmamıza olanak sağlayacak.

お返事をお待ちしております。またお返事をいただくことにより、私どもはより効率よく会議の準備をすることができます。

General Brune'de, ardından İsviçre'de Masséna'da oldukça etkili bir genelkurmay başkanı olarak görev yaptı

彼はその後、ブルーン将軍、次に スイスの マセナ で 非常に効果的な参謀長を務めました

İngiliz dili şüphesiz en kolay ve aynı zamanda uluslararası iletişimin en etkili aracıdır.

英語は明らかに、最も簡単であると同時に最も効率の良い国際コミュニケーションの手段です。

Batıda yapılan çalışmalar, kanserin büyümesini önleyebileceğini ve morfinden daha etkili bir uyuşturucu olabileceğini göstermiştir.

西洋では がんの進行を抑え 鎮痛剤になると分かってます

etkili olabilmeleri için, onlara düzgün bir şekilde ödeme yapılmalı, giydirilmeli ve beslenmelidir - Fransız Cumhuriyeti'nin

が効果を発揮するためには、適切な給料、服装、給餌 が必要です。 これはフランス共和国が

Modern savaş sanatı dövüşçüler gibi etkili olmak için tepeden tırnağa silahlandırılacak askerleri muhakkak gerektirmez.

近代戦の戦術は兵士が戦闘員として効果的な働きをするために必ずしも十分に武装することを必要とはしていない。

Oldukça etkili bir çalışma ilişkisi kurdular. Bu ilişki Berthier'in ikincil rolünü tam olarak kabul etmesine

それは、ベルティエが部下の役割を完全に受け入れることに依存していました

Ve yeni bir Avrupa savaşı döneminin ortaya çıkardığı zorlukların üstesinden gelmede benzersiz bir şekilde etkili olduğunu kanıtladı.

、ヨーロッパの戦争の新時代によってもたらされた課題に対処する上で独自に効果的であることが証明されました。

Aşağı Elbe Nehri'ni ve Napolyon'un stratejik kuzey kanadını güvence altına alan sert ve etkili bir Hamburg valisiydi

エルベ川下流とナポレオンの戦略的な北側の側面を確保していました。彼は新しい 第13軍団

Geçen yıl tek başıma o kadar uzun bir zaman geçirdim ki diğerleriyle etkili şekilde nasıl iletişim kuracağımı neredeyse unuttum.

去年は、他人とどうやってコミュニケーション取ればいいか忘れてしまいかけるくらい、それほど長い間僕は孤独に過ごした。