Translation of "Etmesi" in Hungarian

0.010 sec.

Examples of using "Etmesi" in a sentence and their hungarian translations:

Eğer hayal etmesi mümkünse.

Ha egyáltalán el tudják képzelni.

Tom'un acele etmesi gerekiyordu.

Tomnak sietnie kellett.

Tom'un terk etmesi istendi.

Tomot megkérték, hogy távozzon.

Ama bu problemlerin devam etmesi

A problémák létezése,

Gerçekten ona yardım etmesi gerekiyor.

Igazán segíthetne neki.

Gelişimi teşvik etmesi için kurduğumuz sistemin

Vajon a rendszer, melyet a fejlődés szolgálatára alakítottunk ki,

Yine aynı şekilde yaşamaya devam etmesi.

Mégsem változtat senki a viselkedésén.

Yani bizim sistemimizle müdahele etmesi kolayken

Tehát a rendszerünkkel korán felfedezhető a rák,

Erkeklerin beni takip etmesi çok iyi.

és megfelelek a nemi szerepeknek.

Benden nefret etmesi umurumda bile olmaz.

Még csak nem is érdekel, hogy utál-e.

Tom'u yardım etmesi için ikna edemedim.

Nem tudtam meggyőzni Tomit, hogy segítsen.

Kültürün onun lehine şekillendirildiğini fark etmesi olanaksız.

hogy kultúránk milyen mértékben kedvez neki.

Ancak sana teşekkür etmesi gereken kişi benim.

De nekem kellene megköszönnöm neked.

Kamuoyu baskısı orduyu hareket etmesi için zorladı.

A nép nyomásra tettre késztette a hadsereget.

- Ben teşekkür ederim.
- Teşekkür etmesi gereken benim.

Nekem kellene köszönetet mondanom neked.

Borç tahsilatı çalışmalarına öncülük etmesi için işe aldım.

hogy irányítsa az adósságcsökkentési törekvéseinket.

Başta çok sinir bozucuydu. Fark etmesi çok zor.

Ez eleinte frusztráló volt. Olyan nehéz felismerni őket.

Tom'un ahırı boyamama yardım etmesi gerekiyordu ama gelmedi.

Tominak segítenie kellett volna lefestenie a csűrt, de nem került elő.

Tom'u bize yardım etmesi için ikna etmeye çalıştım.

Megpróbáltam rávenni Tomit, hogy segítsen nekünk.

Dan, Linda'yı Matt'e yardım etmesi için ikna etti.

Dan rávette Linda-t hogy segítse Matt-et.

Geleneksel olarak erkeklerin kur yapmada öncülük etmesi bekleniyordu.

Tradicionálisan a férfiaktól várják, hogy legyenek kezdeményezők az udvarlás során.

Tom'u garajı temizlememize yardım etmesi için ikna etmek zor olacak.

Tomot nehezen fogjuk tudni meggyőzni, hogy segítsen nekünk kitakarítani a garázst.

Bize yardım etmesi için Tom'u ikna etmenin zor olacağını biliyordum.

Tudtam, nehéz lesz meggyőzni Tomit, hogy segítsen nekünk.

Tom Mary'nin John'un evine gitmesi ve ona yardım etmesi gerektiğini düşünüyordu.

Tom azt gondolta, hogy Marynek át kellene mennie John házába segíteni neki.

Diğer galaksilerde hayat olsa bile, insanın onları incelemek için ışık hızında seyahat etmesi imkansızdır.

Még ha van is élet más galaxisokban, lehetetlen, hogy az ember fénysebességgel elutazzon, hogy tanulmányozza őket.

- Tom'un Mary'ye daha fazla yardım etmesi gerekirdi.
- Tom'un Mary'ye daha fazla yardımcı olması gerekirdi.

Tomnak többet kellett volna segítenie Marinak.

Bir gün beni takip ediyordu. Ve bir ahtapotun seni takip etmesi inanılmaz ötesi bir şey.

Egy nap követett engem. Amikor egy polip követ téged, az a legcsodálatosabb dolog.