Translation of "Veriler" in German

Bu çalışmada veriler dikkatle seçildi;

Diese Studie kontrollierte alle störenden Faktoren

İşte bu noktada, kötü veriler ediniyoruz.

Und hier bekommen wir schlechte Daten.

Bir tarafta nasanın bize dayattığı veriler

Zum einen die von uns auferlegten Daten

çünkü ortaya koyular veriler bana bunu düşündürtüyor

weil die Daten mir zeigen, dass ich nachdenke

önemli tarihleri ve veriler yanlış aktarmamak için bakıyor

versucht, wichtige Daten und Daten nicht falsch zu behandeln

Bir dil öldüğünde değerli bilimsel veriler sonsuza dek ölür.

Wenn eine Sprache ausstirbt, gehen wertvolle wissenschaftliche Informationen für immer verloren.

Bu çalışma için veriler 146 ülkedeki 1,6 milyon ergenden toplanmıştır.

Die Daten für diese Untersuchung wurden von 1,6 Millionen Jugendlichen aus 146 Ländern gesammelt.