Translation of "Tamamıyla" in French

0.004 sec.

Examples of using "Tamamıyla" in a sentence and their french translations:

Tamamıyla hizmetinizdeyim.

Je me tiens à votre entière disposition.

Gerçeğin tamamıyla farkındayım.

Je suis parfaitement conscient de ce fait.

Onun tamamıyla farkındayım.

Je m'en rends compte.

Ama kuleyi tamamıyla yükseltemeyecekler.

mais ne verront pas l'ouvrage terminé.

Amcam hastalığından tamamıyla kurtuldu.

Mon oncle est complètement guéri de sa maladie.

Her şey tamamıyla böyle yaşanmadı.

Ça ne s'est pas du tout passé comme ça.

Kurnazlığıyla köpek balığını tamamıyla alt etmiş oldu.

Le requin vient de se faire avoir.

Bugünkü toplantıyı tamamıyla unutmuşum. Bana hatırlatmana sevindim.

J'avais complètement oublié la réunion d'aujourd'hui. Je suis content que tu me l'aies rappelé.

İş dışında dünya tamamıyla farklı bir yer olabilirdi.

Je pense que le monde serait totalement différent en dehors du bureau.

- Bu tamamıyla farklı bir konu.
- O bambaşka bir konu.

- C'est tout à fait autre chose.
- C'est quelque chose de complètement différent.

- Asal sayılar hayata benzer, onlar tamamen mantıksaldır fakat, eğer tüm zamanınızı onun hakkında düşünmek için harcarsanız kurallarının bulunması imkânsızdır.
- Asal sayılar hayata benzerler, onlar tamamıyla mantıklıdır ama bütün zamanınızı bu konuyu düşünerek harcasanız dahi belirli bir kural bulmak imkansızdır.

Les nombres premiers sont comme la vie, ils sont tout à fait logiques, mais il est impossible d'en trouver les règles, même si on consacre tout son temps à y réfléchir.