Translation of "Kıdemli" in French

O bir kıdemli.

- C'est un aîné.
- C'est un ancien.
- C'est un retraité.

O kıdemli bir elemandır.

C'est un vieux de la vieille.

CEO ve kıdemli yöneticilerle yaptığım

Alors j'ai beaucoup de discussions intenses

Hayır, senelerdir kıdemli birini işe almadık.

Non, on n’a pas recruté d'expert pendant des années.

O bana göre altı yıl kıdemli.

- Elle est six ans plus âgée que moi.
- Elle est de six ans mon aînée.

Aslında, kendi şirketimde, kendi kıdemli lider ekibime

Je n'avais même pas de femme parmi les hauts responsables

Ve Fransız Devrimi sırasında kıdemli bir çavuş oldu .

moment de la Révolution française.

Kıdemli pilotu, uzayda yürüyen ilk Amerikalı olan Ed White'dı.

Son pilote senior était Ed White, le premier Américain à marcher dans l'espace.

. NASA mühendisi John Houbolt başka bir seçenek önerdi - bu seçenek , NASA'nın en kıdemli mühendisleri tarafından

Mais il restait le problème de l'atterrissage d'un vaisseau spatial aussi massif sur la