Translation of "çalışması" in French

0.004 sec.

Examples of using "çalışması" in a sentence and their french translations:

Çalışması onu tüketiyor.

Ses études l'absorbent.

Onların çalışması gerek.

- Ils ont besoin d'étudier.
- Il leur faut étudier.

Onun çalışması şimdi tam.

Son travail est complet maintenant.

Hepimizin birlikte çalışması gerekir.

- Nous avons tous besoin de travailler ensemble.
- Il nous faut tous travailler ensemble.

İnşaat çalışması sona eriyor.

Les travaux de construction touchent à leur fin.

Tom çalışması hakkında konuşuyor.

Tom parle de son travail.

- Aşırı çalışması onu hasta etti.
- Aşırı çalışması ona hastalık getirdi.

- L'excès de travail l'a rendu malade.
- Son surmenage lui a causé une maladie.

Bir 2010 yılı çalışması ise

Une étude de 2010 montre

Üzerinde sürekli restore çalışması yapıldı

Des travaux de restauration continus y ont été effectués

O, harika bir sanat çalışması.

C'est une œuvre d'art remarquable.

- Tom'un çalışması gerekiyor.
- Tom çalışmalı.

Tom a besoin de travailler.

Tom'la birlikte çalışması çok kolaydır.

Il est très facile de collaborer avec Tom.

Tom'un daha sıkı çalışması gerekirdi.

Tom aurait dû travailler davantage.

Tom kilden bir vazo çalışması yaptı.

- Tom a façonné l'argile et en a fait un vase.
- Tom façonna l'argile en un vase.

Araştırma çalışması için yeterli para ayırdılar.

Ils ont affecté suffisamment d'argent aux travaux de recherche.

Gitar çalışması yaparak çok zaman harcarım.

Je passe une quantité de temps à m'exercer à la guitare.

Ama üzerinde çalışması gerçekten çok heyecan verici.

mais c'est très palpitant de travailler dessus en ce moment.

Başarılı olmak istiyorsa, daha fazla çalışması gerekir.

S'il veut avoir du succès, il doit travailler plus dur.

Tom'a benimle çalışması için bir şans verdim.

J'ai donné à Tom l'opportunité de travailler avec moi.

- Öğrenciler çok çalışmalılar.
- Öğrencilerin çok çalışması gerekiyor.

Les étudiants sont censés travailler dur.

Oğlunu daha ciddi çalışması için teşvik etti.

Il encouragea son fils à étudier plus sérieusement.

O, daha çok çalışması için onu özendirdi.

- Elle l'incita à travailler plus dur.
- Elle l'a incité à travailler plus dur.

Yineliyorum bunun çalışması için bellek, düzenleme modunda olmalıydı.

Là encore, pour réussir, la mémoire devait être en mode réécriture.

1930-1935 yılları arasında bir bakım çalışması var

Il y a un travail d'entretien entre 1930-1935

Dünyanın olduğu gibi çalışması beni hep çok büyüledi.

je suis fascinée par la façon le monde marche.

- O muhtemelen çalışamaz.
- Çalışma ihtimali yok.
- Çalışması imkânsız.

Il est impossible que cela fonctionne.

"Biyoloji" Yunanca bir sözcük, anlamı "canlı organizmaların çalışması."

« Biologie » est un mot grec qui veut dire « étude des organismes vivants ».

O, onu daha çok çalışması için teşvik etti.

- Elle l'enjoignit de travailler plus fort.
- Elle l'a exhorté à travailler plus fort.
- Elle l'exhorta à travailler plus fort.

Ona onun tarafından daha çok çalışması tavsiye edildi.

- Il lui conseilla de travailler plus dur.
- Il lui a conseillé de travailler plus dur.

Kimileri bunun reklam çalışması olduğunu, kimileri de hediye olduğunu söyledi.

certains ont évoqué l'opération de communication, ou une faveur.

Hastanelerin daha az yatakla çalışması için herhangi bir teşvik yok.

Il n'y a aucune incitation pour qu'un hôpital ait moins de lits.

Berthier'in sıkı çalışması ve mükemmel personel sistemi, Napolyon'un İtalya'daki ve ötesindeki

Le travail acharné de Berthier et son brillant système d'état-major sont à la base de tous les succès de Napoléon en Italie

Bunun sebebi tıpkı bir bilgisayarın işlemcisinin çok yoğun bir şekilde çalışması gibi

En effet, le processeur d'un ordinateur travaille très dur

Romalılar ilk önce Latince çalışması gerekli olsaydı, asla dünyayı fethetme şansları olmazdı.

S'ils avaient d'abord dû étudier le latin, les Romains n'auraient jamais eu l'occasion de conquérir le monde.

Az önce de bahsetmiştik kemer gibi. Bunun gibi daha birçok güçlendirme çalışması yapıldı

Comme la ceinture que nous venons de mentionner. De nombreuses autres études de renforcement telles que