Translation of "Seçeneğiniz" in English

Çorba veya salata seçeneğiniz var.

You have the choice of soup or salad.

Bir seçeneğiniz varsa, yumurtadan uzak durun!

So, if you have a choice, avoid the eggs!

- Üç seçeneğin var.
- Üç seçeneğiniz var.

You have three choices.

Kurtarma ekibi çağırmaktan başka çok az seçeneğiniz olacaktır.

You're going to have little choice, but to call for rescue.

- Sadece iki seçeneğin var.
- Sadece iki seçeneğiniz var.

You only have two options.

Amerikan tarihinin çoğunda, eğer işten çıkarıldıysanız, çok fazla seçeneğiniz yoktu.

For most of US history, if you were laid off, you didn’t have a lot of options.

- Seçecek sadece iki seçeneğin var.
- Seçecek sadece iki seçeneğiniz var.
- Sadece iki tercih hakkın var.

You only have two options to select.