Translation of "Keçisi" in English

0.013 sec.

Examples of using "Keçisi" in a sentence and their english translations:

Bu ölü bir dağ keçisi.

It's a dead chamois.

O her zaman günah keçisi.

He's always the scapegoat.

Onlar bir günah keçisi arıyorlar.

They're looking for a scapegoat.

Onların kaç tane keçisi var?

How many goats do they have?

Onlara basbayağı bir günah keçisi lazım.

They simply need a scapegoat.

Sami, Leyla'yı günah keçisi olarak seçti.

Sami selected Layla to be the scapegoat.

Onların sadece bir günah keçisi bulmaları gerekiyor.

They simply need to find a scapegoat.

Köylü Lakchmamma değerli keçisi aniden koşmaya başladığında Karnataka'daki bir tarlada çalışıyordu.

Villager Lakchmamma was working in a field in Karnataka state when her prize goat suddenly took off.

Uzun zaman önce, orada üç oğlu ve sadece bir keçisi olan bir terzi yaşadı.

A long time ago, there lived a tailor who had three sons, but only one goat.

- Niçin onların şikâyet ettikleri sadece benim? Onlar sadece beni örnek veriyorlar ve beni bir günah keçisi olarak kullanıyorlar.
- Neden ben onların tek şikayet ettiğiyim?Onlar sadece benim üzerimden örnek veriyor ve beni günah keçisi olarak kullanıyorlar.

Why am I the only one they complain about? They're just making an example out of me and using me as a scapegoat.