Translation of "Kaybolması" in English

0.011 sec.

Examples of using "Kaybolması" in a sentence and their english translations:

Annelerinin kaybolması onları çok üzdü.

The loss of their mother grieved them very much.

Tom'un ortadan kaybolması polisi tamamen şaşırttı.

Tom's disappearance completely baffled the police.

Sami, Leyla'nın kaybolması konusunda suçu üstlendi.

Sami took the blame for Layla's disappearance.

Tüm galaksilerin aniden ortadan kaybolması alışılmadık değil.

It's not unusual that entire galaxies disappear all of a sudden.

Küreselleşme, yerel fahişelerin kaybolması anlamına mı geliyor?

Does globalisation mean the disappearance of local sluts?

Sami'nin ortadan kaybolması öğrenciler arasında korku yarattı.

Sami's disappearance struck fear among the students.

Bal ve çikolatanın hayatımızdan kaybolması gibi kahve de yok olacak,

honey and chocolate will disappear from our lives also