Translation of "Kanada'daki" in English

0.003 sec.

Examples of using "Kanada'daki" in a sentence and their english translations:

Kanada'daki birçok arkadaşımla mektuplaşırım.

I correspond with many friends in Canada.

Kanada'daki arkadaşlarımı görmek istiyorum.

I want to see my friends in Canada.

Dan tüm parasını Kanada'daki yasal faaliyetlerde aklıyor.

Dan launders all of his money in legal activities in Canada.

Kanada'daki oğluma bana daha çok mektup yazmasını söyledim.

I told my son in Canada to write me more letters.

Kanada'daki her yedi kişiden biri yoksulluk içinde yaşıyor.

One in seven people in Canada live in poverty.

Bu dernek Kanada'daki bir Cezayirli göçmen tarafından kuruldu.

This association was founded by an Algerian immigrant to Canada.

Alman sporcular Kanada'daki kızak dünya şampiyonluğunda dört altın madalya kazandılar.

The German athletes won four gold medals at the luge world championship in Canada.