Translation of "Yaşıyor" in Chinese

0.010 sec.

Examples of using "Yaşıyor" in a sentence and their chinese translations:

- Nerede yaşıyor?
- O nerede yaşıyor?

他住在哪里?

- Babam şehir dışında yaşıyor.
- Babam köyde yaşıyor.
- Babam kırsalda yaşıyor.
- Babam taşrada yaşıyor.

我父親住在鄉下。

- Büyükbaban nerede yaşıyor?
- Deden nerede yaşıyor?

你祖父住在哪裡?

Amcan nerede yaşıyor?

你叔叔住在什麼地方?

Tokyo'nun banliyölerinde yaşıyor.

他住在東京郊區。

O Yokohama'da yaşıyor.

她住在横滨。

O, Londra'da yaşıyor.

- 她住在倫敦。
- 她住在伦敦。

O, Tokyo'da yaşıyor.

他住在东京。

Tokyo'da yaşıyor musunuz?

你住在东京吗?

O yakında yaşıyor.

她住在附近。

İngiltere'de yaşıyor olacağız.

我们会住在英国。

O, İngiltere'de yaşıyor.

他居住在英格兰。

O yalnız yaşıyor.

- 他一个人生活。
- 他独自生活。

O, Kyoto'da yaşıyor.

她住在京都。

Tom burada yaşıyor.

汤姆住在这里。

Problemler yaşıyor musun?

你有问题吗?

John nerede yaşıyor?

约翰住在哪里?

Carol, Şikago'da yaşıyor.

卡羅住在芝加哥。

Eşinden ayrı yaşıyor.

他和老婆分居。

Bolluk içinde yaşıyor.

她过着富足的日子。

Libusza Poznań'da yaşıyor.

Libusza住在波兹南。

Ebeveynlerim Avustralya'da yaşıyor.

我的父母住在澳大利亚

- Amcam okulun yakınında yaşıyor.
- Dayım okulun yakınında yaşıyor.

我叔叔住在学校附近。

Teyzem New York'ta yaşıyor.

我阿姨住在紐約。

Tom şimdi amcasıyla yaşıyor.

湯姆現在跟他叔叔住在一起。

Smith'ler benim mahallemde yaşıyor.

史密斯夫婦住在我家附近。

O, bize bitişik yaşıyor.

他住在我們隔壁。

O, dairesinde yalnız yaşıyor.

他一個人住在公寓裡。

Amcam New York'ta yaşıyor.

我的伯叔住在纽约。

O burada mı yaşıyor?

他住在这里吗?

O, onun bitişiğinde yaşıyor.

她住在他的隔壁。

Tom'un ailesi Boston'da yaşıyor.

Tom 一家在波士顿生活。

Amcam okulun yakınında yaşıyor.

我叔叔住在学校附近。

Tom şehrin kalbinde yaşıyor.

汤姆住在城市的中心。

Bill denizin yanında yaşıyor.

比爾住在大海附近。

Tom bana yakın yaşıyor.

湯姆住在我的附近。

- Herkes hayatta.
- Herkes yaşıyor.

所有人都是活着的。

Tom şimdi Boston'da yaşıyor.

汤姆现在住在波士顿。

Tom Bostonda mı yaşıyor?

汤姆住在波士顿吗?

Ormanda tek başına yaşıyor.

他獨自住在森林裡。

Küçük kız Brezilya'da yaşıyor.

這個小女孩住在巴西。

Ailem o evde yaşıyor.

我的家住在那间房子。

O, şimdi nerede yaşıyor?

她现在住在哪儿?

Büyükannem tek başına yaşıyor.

我祖母獨自生活。

O bu semtte yaşıyor.

他在這附近住。

O tam köşede yaşıyor.

- 他就住在附近。
- 他就住在拐角的地方。

Tom Boston'da yaşıyor mu?

汤姆住在波士顿吗?

- O, büyük bir evde yaşıyor.
- O, kocaman bir evde yaşıyor.

她住在一個很大的房子裡。

O, tam yolun karşısında yaşıyor.

他就住在馬路對面。

O, burada bir yerde yaşıyor.

他住在這附近某個地方。

Erkek kardeşim yıllardır Londra'da yaşıyor.

我哥哥已在倫敦住了很多年。

Amcam İspanyanın başkenti Madrit'de yaşıyor.

我叔叔住在西班牙的首都马德里。

Babam 30 yıldır Nagoya'da yaşıyor.

我父亲住在名古屋有30年了。

Örneğin, annem bağımsız olarak yaşıyor.

就像我独居的妈妈

O, orada şu evde yaşıyor.

他住在那邊的那間房子。

Tom Boston'da bir yerde yaşıyor.

湯姆住在波士頓某地。

- Onlar nerede yaşıyor?
- Nerede yaşıyorlar?

他们住在哪里?

Tom bir yıldır Chicago'da yaşıyor.

汤姆在芝加哥住了一年。

O evde kim yaşıyor biliyorum.

我知道谁住在这房子里。

O, bir fantezi dünyasında yaşıyor.

他住在一個奇幻世界裡。

O, büyük bir evde yaşıyor.

她住在一棟大房子裡。

Erkek kardeşim San Diego'da yaşıyor.

我哥哥是住在聖地亞哥。

İnsanoğlu dünyanın her yerinde yaşıyor.

人類居住在世界的每一個角落。

Kız arkadaşım New York'ta yaşıyor.

我的女朋友住在纽约。

O iki katlı bir evde yaşıyor.

她住在一棟兩層樓的房子。

- O nerede yaşıyor?
- O nerede oturuyor?

他住在哪里?

Bu yurtta iki Amerikalı öğrenci yaşıyor.

这间宿舍住着两个美国留学生。

O, iki yıldır burada mı yaşıyor?

他在這裏已經住了兩年了嗎?

O uzun bir süredir burada yaşıyor.

他住在这里好久了。

Genç adam eski bir evde yaşıyor.

那个年经人住在一座老房子里。

Sırt ağrısı ile yıllardır sorun yaşıyor.

她背痛了好多年了。

Tom 2003'ten beri burada yaşıyor.

汤姆自从2003年就住在这里。

- Bu hâlâ hayatta.
- Bu hâlâ yaşıyor.

這一個還活著。

Erkek kardeşim küçük bir köyde yaşıyor.

我的兄弟住在一個小村莊裡。

Tom ne kadar süredir Boston'da yaşıyor?

汤姆住在波士顿多久了?

Tom bir yıldan fazladır Boston'da yaşıyor.

汤姆住在波士顿已经一年多了。

- O Londra'da yaşamaktadır.
- O, Londra'da yaşıyor.

- 她住在伦敦。
- 她在伦敦生活。

O bir Amerikalı ama İngiltere'de yaşıyor.

她是美國人,但在英國居住。

O, parkın civarında bir yerde yaşıyor.

他住在公园周围的某个地方。

Tom buradan üç mil doğuda yaşıyor.

湯姆在這以東三哩的地方住。

- İki aile o evde yaşıyor.
- O evde iki aile yaşıyor.
- O evde iki aile yaşar.

那房子住了兩家人。

- O yalnız yaşıyor.
- O tek başına yaşar.

他独自生活。

Yaşıyor olma ihtimali yok denecek kadar az.

我们几乎不抱他还活着的希望。

Erkek kardeşim 30 yıldan fazladır İngiltere'de yaşıyor.

我哥哥已经在英格兰生活三十多年了。