Translation of "Yaşıyor" in Spanish

0.039 sec.

Examples of using "Yaşıyor" in a sentence and their spanish translations:

- Nerede yaşıyor?
- O nerede yaşıyor?

¿Dónde vive él?

- Büyükannem köyde yaşıyor.
- Anneannem köyde yaşıyor.
- Babaannem köyde yaşıyor.

Mi abuela vive en el campo.

- Babam köyde yaşıyor.
- Babam kırsalda yaşıyor.
- Babam taşrada yaşıyor.

- Mi padre vive en el campo.
- Mi padre vive en el pueblo.

- Babam şehir dışında yaşıyor.
- Babam köyde yaşıyor.
- Babam kırsalda yaşıyor.
- Babam taşrada yaşıyor.

Mi padre vive en el campo.

O yaşıyor.

Está vivo.

Nerede yaşıyor?

¿Dónde vive ella?

Babasıyla yaşıyor.

Ella vive con su padre.

Türkiye'de yaşıyor.

Vive en Turquía.

"burada insanlar yaşıyor, burada insanlar yaşıyor."

"La gente vive aquí", "La gente vive aquí",

- Kardeşin nerede yaşıyor?
- Kız kardeşin nerede yaşıyor?

¿Dónde vive tu hermana?

''Burada insanlar yaşıyor.''

"La gente vive aquí".

Yaşıyor ve büyüyor.

mentes que no comparto.

Amcan nerede yaşıyor?

¿Dónde vive tu tío?

Tony Kobe'de yaşıyor.

Tony vive en Kobe.

Onlar orada yaşıyor.

- Viven allá.
- Ellos viven allí.

O kırsalda yaşıyor.

- Ella vive en el campo.
- Ella vive en el país.

O, şehirde yaşıyor.

Él vive en la ciudad.

O yakın yaşıyor.

Él vive cerca.

Tom Boston'da yaşıyor.

Tom vive en Boston.

O, apartmanda yaşıyor.

Vive en ese apartamento.

Buraya yakın yaşıyor.

Vive cerca de aquí.

O Yokohama'da yaşıyor.

Vive en Yokohama.

O, Londra'da yaşıyor.

Ella vive en Londres.

O, Fas'ta yaşıyor.

Él vive en Marruecos.

Tom Galler'de yaşıyor.

Tom vive en Gales.

Onlar nerede yaşıyor?

¿Dónde viven ellas?

Şeytan nerede yaşıyor?

¿En dónde vive el demonio?

Amcam Almanya'da yaşıyor.

Mi tío vive en Alemania.

O, Tokyo'da yaşıyor.

- Él vive en Tokio.
- Ella vive en Tokio.

O, Nagasaki'de yaşıyor.

- Ella vive en Nagasaki.
- Él vive en Nagasaki.

Tom Gangnam'da yaşıyor.

Tom vive en Gangnam.

Bu semtte yaşıyor.

Vive en este barrio.

Tom rüyasını yaşıyor.

Tom está viviendo su sueño.

Yılan yaşıyor mu?

¿La serpiente está viva?

Babası yaşıyor mu?

¿Su padre está vivo?

Bu muhitte yaşıyor.

Ella vive en este barrio.

Köpeklerin çoğu yaşıyor.

Muchos de los perros están vivos.

O, annesiyle yaşıyor.

Él vive con su madre.

O nerede yaşıyor?

- ¿Dónde vive él?
- ¿Dónde vive?

Kuzeni Amerika'da yaşıyor.

Su primo vive en América.

Tom yakında yaşıyor.

Tom vive cerca.

Deden nerede yaşıyor?

¿Dónde vive tu abuelo?

Tokyo'da yaşıyor musunuz?

- ¿Vives en Tokio?
- ¿Vivís en Tokio?
- ¿Ustedes viven en Tokio?
- ¿Usted vive en Tokio?

O, Osaka'da yaşıyor.

Él vive en Osaka.

O yakında yaşıyor.

Vive aquí cerca.

O, köyde yaşıyor.

Ella vive en el pueblo.

Peter, arkadaşıyla yaşıyor.

Peter vive con su amigo.

Sanırım Tom yaşıyor.

Creo que Tom está vivo.

John nerede yaşıyor?

¿Dónde vive John?

Amcası İsviçre'de yaşıyor.

Su tío vive en Suiza.

O, İngiltere'de yaşıyor.

Él vive en Inglaterra.

O yalnız yaşıyor.

Él vive solo.

O, Kyoto'da yaşıyor.

- Él vive en Kioto.
- Vive en Kioto.

Tom kırsalda yaşıyor.

Tom vive en el campo.

Onlar köşebaşında yaşıyor.

Él vive a la vuelta de la esquina.

Tom burada yaşıyor.

Tom vive acá.

Tom orada yaşıyor.

Tom vive allí.

Burada kim yaşıyor?

¿Quién vive aquí?

Oradan uzakta yaşıyor.

Vive lejos de allí.

Kuzeni Avrupa'da yaşıyor.

- Su prima vive en Europa.
- Su primo vive en Europa.

Tom nerede yaşıyor?

¿Dónde vive Tom?

O, gettoda yaşıyor.

Vive en el gueto.

Tom Avustralya'da yaşıyor.

Tom vive en Australia.

Yeğeni Amerika'da yaşıyor.

Su sobrino vive en Estados Unidos.

Hayal dünyasında yaşıyor.

Ella vive en un mundo de fantasía.

O burada yaşıyor.

Él vive aquí.

Carol, Şikago'da yaşıyor.

Carol vive en Chicago.

O, Roma'da yaşıyor.

Él vive en Roma.

Büyükannen nerede yaşıyor?

¿Dónde vive tu abuela?

O, bulutlarda yaşıyor.

Él vive en las nubes.

Eşinden ayrı yaşıyor.

Vive separado de su mujer.

Libusza Poznań'da yaşıyor.

Libusza vive en Poznań.

Ania, Gdańsk'ta yaşıyor.

Ania vive en Gdańsk.

Elvis Presley yaşıyor!

¡Elvis Presley está vivo!