Translation of "Kabiliye'de" in English

0.003 sec.

Examples of using "Kabiliye'de" in a sentence and their english translations:

Kabiliye'de çalışıyordu.

He was working in Kabylie.

Kabiliye'de kimseyi tanımıyordum.

I didn't know anyone in Kabylie.

Kabiliye'de başarılı oldum.

I became successful in Kabylie.

Kabiliye'de aslan yoktur.

There are no lions in Kabylie.

Kabiliye'de bir dairesi var.

He has an apartment in Kabylie.

Erkek kardeşim Kabiliye'de yaşıyor.

My brother lives in Kabylie.

O burada değil. Kabiliye'de.

He's not here. He's in Kabylie.

Tüm çocuklarımız Kabiliye'de doğdu.

All our children were born in Kabylie.

İkimiz de Kabiliye'de çalıştık.

We both worked in Kabylie.

Kabiliye'de yaşarken bir işim yoktu.

When I lived in Kabylie, I didn't have a job.

Kabiliye'de bir aile kurmak istedik.

We wanted to start a family in Kabylie.

Ben her zaman Kabiliye'de yaşamak istedim.

I always wanted to live in Kabylie.

Biz her zaman Kabiliye'de yaşamak istemiştik.

We always wanted to live in Kabylie.

Kabiliye'de romantik bir hafta sonu planladık.

We planned a romantic weekend in Kabylie.

Kabiliye'de yaşamak şimdiye kadar verdiğim en iyi karardır.

Living in Kabylie is a best decision I have ever made.

Kabiliye'de 1830 ile 1954 yılları arasında Fransız işgaline karşı pek çok başkaldırı olmuştu.

Between 1830 and 1954, there were numerous uprisings in Kabylie against the French occupation.