Translation of "Işittim" in English

0.003 sec.

Examples of using "Işittim" in a sentence and their english translations:

Çöpteyken bir ses işittim,

And while I was at the dump, I heard this sound,

Tanıdık bir ses işittim.

I heard a familiar voice.

Ben de benzer bir hikaye işittim.

I also heard a similar story.

Şakamı yapıyorsun? farklı bir şey işittim.

Are you joking? I heard something else.

Tom'un eşyaları kara borsadan aldığını işittim.

I've heard that Tom buys things on the black market.

Ben onun hikayesini daha önce işittim.

I've heard her story before.

- Onu Sami'den duydum.
- Onu Sami'den işittim.

I have heard that from Sami.

- Tom'un öldüğünü duydum.
- Tom'un öldüğünü işittim.

- I heard that Tom was dead.
- I heard Tom was dead.

Böyle bir şeyi ne gördüm ne de işittim.

I have neither seen nor heard of such a thing.

- Onun derste horladığını işittim.
- Onu derste horlarken duydum.

I heard him snoring during the class.

- Tom'la konuştuklarınıza kulak misafiri oldum.
- Tom'la konuşmanızı tesadüfen işittim.

I overheard your conversation with Tom.

- Tom'un ağladığını işittim.
- Tom'u ağlarken duydum.
- Tom'un ağlamasını duydum.

I heard Tom crying.

- Onu geçen ay Tom'dan duydum.
- Onu geçen ay Tom'dan işittim.

I heard that from Tom last month.