Translation of "Ben" in English

0.015 sec.

Examples of using "Ben" in a sentence and their english translations:

- Neden ben?
- Niçin ben?
- Niye ben?

Why me?

- Ben Tom'um.
- Ben Tom.
- Tom ben.

- I'm Tom.
- I am Tom.

- Ben dağınığım.
- Ben pasaklıyım.
- Ben düzensizim.

I'm untidy.

Ben.

- I am.
- I am!

- Ben hislendim.
- Ben duygulandım.

I was touched.

- Ben Macar'ım.
- Ben Macarım.

- I am Hungarian.
- I'm Hungarian.

- Ben Finlandiyalıyım.
- Ben Finim.

I'm Finnish.

- Ben İtalyanım.
- Ben İtalyan'ım.

- I'm Italian.
- I am Italian.

- Ben çılgınım.
- Ben deliyim.

- I'm crazy.
- I'm frantic.

- Ben Kaşgar'danım.
- Ben Kaşgarlıyım.

I'm from Kashgar.

- Ben Ricardo'yum.
- Ben Rihardos'um.

- I'm Ricardo.
- I am Ricardo.

- Ben hamlamışım.
- Ben idmansızım.

I'm out of practice.

- Ben Anton.
- Ben Antonio'yum.

- I am Antonio.
- I'm Antonio.

- Ben boşandım.
- Ben boşandım

- I am divorced.
- I got divorced.
- I'm divorced.

- Ben Macaristan'danım.
- Ben Macaristanlıyım.

I'm from Hungary.

- Ben olgunum.
- Ben yetişkinim.

- I'm an adult.
- I'm a grown-up.

- Ben hallederim.
- Ben ilgilenirim.

I'll get on it.

- Ben kaçmıyorum.
- Ben koşmuyorum.

I'm not running.

- Ben Tom'um.
- Ben Tom.

- I'm Tom.
- I am Tom.

- Ben sıkıştım.
- Ben çıkmazdayım.

I was stuck.

- Ben akıllıyım.
- Ben zekiyim.

- I am smart.
- I'm wise.

Ben eski ben değilim.

- I'm not the same person I was before.
- I'm not the same person that I was before.

- Ben Anton.
- Ben Anthony'yim.

I am Anthony.

- Ben sakarım.
- Ben beceriksizim.

- I'm all thumbs.
- I'm clumsy.

- Ben konuşabiliyorum.
- Ben konuşabilirim.

I'm able to speak.

- Ben Jack.
- Ben Jack'im.

- I am Jack.
- I'm Jack.

- Ben İngilizim.
- Ben Britanyalıyım.

- I am British.
- I'm British.

- Ben aptalım.
- Ben ahmağım.

- I'm stupid.
- I am stupid.

- Ben buradanım.
- Ben buralıyım.

I'm from here.

- Ben kaçtım.
- Ben tüydüm.

I made a run for it.

- Ben mühendisim.
- Ben kıvcıyım.

I am an engineer.

- Ben Portekizdeyim.
- Ben Portekiz'deyim.

I'm in Portugal.

- Ben buyum.
- Ben böyleyim işte.
- Ben böyleyim.

That's just how I am.

- Ben İsviçre'denim.
- Ben İsviçreliyim.
- Ben İsviçre'den geldim.

I came from Switzerland.

- Ben öğretirim.
- Ben ders veririm.
- Ben öğretmenlik yaparım.
- Ben öğretmenlik yapıyorum.

I teach.

- Ben hastayım.
- Ben iyi değilim.
- Hastayım.
- Ben sağlıksızım.

I'm unwell.

- Ben Amerikanım.
- Ben Amerikalıyım.
- Ben bir Amerikanım.
- Amerikalıyım.

- I am an American.
- I am American.

- Ben bir kadınım.
- Ben bir insanım.
- Ben kadınım.

- I'm a person.
- I'm a human.
- I am a woman.
- I'm a woman.
- I'm a human being.

- Ben bir doktorum.
- Ben doktorum.

- I'm a doctor.
- I am a doctor.

"Ben bir öğretmenim." "Ben de."

"I am a teacher." "So am I."

Ben kibar değilim. Ben merhametliyim.

I am not nice, I am merciful.

- Ben bir öğrenciyim.
- Ben öğrenciyim.

- I am a student.
- I'm a student.

- Ben uyuyorum.
- Ben şekerleme yapıyorum.

- I am having a nap.
- I'm having a kip.

Ben sigara içemem. Ben hastayım.

I cannot smoke. I am sick.

- Ben uzun boyluyum.
- Ben, uzunum.

- I am tall.
- I'm tall.

- Ben Çin'denim.
- Ben Çin'den geliyorum.

- I come from China.
- I am from China.
- I'm from China.

- Ben Amerikanım.
- Ben Amerikalıyım.
- Amerikalıyım.

I am American.

- Ben keçileri kaçırdım.
- Ben çatlağım.

- I'm touched.
- I'm moved.

- Ben tarafsızım.
- Objektifim.
- Objektifim ben.

I'm objective.

Ben Amerikalı değilim. Ben Kanadalıyım.

I am not an American. I am a Canadian.

- Ben bir ateistim.
- Ben ateistim.

- I'm an atheist.
- I'm atheist.
- I am an atheist.

- Ben bir mühendisim.
- Ben mühendisim.

- I'm an engineer.
- I am an engineer.

- Ben istifra ettim.
- Ben kustum.

I threw up.

- Singapurluyum.
- Ben Singapur'danım.
- Ben Singapurluyum.

I'm from Singapore.

Ben kendim değilsem, ben kimim?

If I am not myself, who am I?

- Geliyorum.
- Ben geliyorum.
- Ben yoldayım.

I'm on my way over.

- Ben bekarım.
- Ben evli değilim.

I'm unmarried.

"Tom, ben açım." "Ben de."

"Tom, I'm hungry." "Me too."

- Ben katıldım.
- Ben kabul ettim.

I agreed.

Ben ağladım ve ben inandım.

I wept and I believed.

- Ben neredeyim?
- Neredeyim?
- Neredeyim ben?

Where am I?

- Ben mutfaktayım.
- Ben mutfağın içindeyim.

I'm in the kitchen.

- Ben diyetteyim.
- Ben diyet yapıyorum.

- I'm on a diet.
- I'm dieting.

- Ben yapardım.
- Ben onu yapardım.

I'd do it.

- Ben kovuldum.
- Ben işten atıldım.

I got expelled.

- Ben bir fotoğrafçıyım.
- Ben fotoğrafçıyım.

- I'm a photographer.
- I am a photographer.

- Ben bir kadınım.
- Ben kadınım.

- I am a woman.
- I'm a woman.

Ben Tom değilim. Ben John'ım.

I'm not Tom. I'm John.

- Ben sonuncuyum.
- Ben en sonuncuyum.

I'm last.

- Ben bir öğretmenim.
- Ben öğretmenim.

I am a teacher.

- Ben reşit değilim.
- Ben küçüğüm.

I'm a minor.

- Ben iki kutupluyum.
- Ben bipolarım.

I'm bipolar.

- Ben şüpheciyim.
- Ben bir skeptiğim.

I'm a skeptic.

- Ben kopilotum.
- Ben yardımcı pilotum.

I'm the copilot.

- Ben bir yabancıyım.
- Ben dışarlıklıyım.

I'm an outsider.

- Ben paramedikim.
- Ben doktor yardımcısıyım.

I'm a paramedic.

- Ben dayak yedim.
- Ben dövüldüm.

- I got beaten up.
- I've been beaten.

- Ben bir politeistim.
- Ben çoktanrıcıyım.

I am a polytheist.

- Ben beş parasızdım.
- Ben meteliksizdim.

I was penniless.

- Ben bir yetişkinim.
- Ben yetişkinim.

I'm a grown-up.