Translation of "Bayanın" in English

Bayanın adı Sue.

The lady's name is Sue.

Bayanın cenazesi yerel kilisede düzenlendi.

The lady's funeral was held at the local church.

Yaşlı bayanın bir bastonu vardı.

The old lady had a cane.

Bayanın davranışı her zaman onurluydu.

The lady's behaviour was always dignified.

O bayanın bir oyuncu olduğu söylendi.

It was said that that lady was an actress.

Yaşlı bir bayanın geçmesine yardımcı oldum.

I helped an old lady across.

O, bayanın arabaya binmesine yardımcı oldu.

He helped the lady into the car.

O bayanın kim olduğunu merak ediyorum.

I wonder who that lady was.

Yaşlı bayanın caddeyi geçmesine yardım ettim.

I helped the old lady cross the street.

Genç bayanın adamdan daha az meyvesi var.

The young lady has less fruit than the man.

Yan kapıdaki bayanın çocuğu halen yedi yaşında.

The child of the lady next door is already seven years old.

O, bu bayanın arabasına girmesine yardımcı oluyor.

He is helping this lady enter her car.

Sen o bayanın benimle çıkacağını düşünüyor musun?

Do you think she'd go out with me?

Bir bayanın biletini göstermeden kapıdan girdiğini gördüm.

I saw a lady go through the gate without showing her ticket.

Tom yaşlı bayanın caddeyi geçmesine yardım etti.

Tom helped the old lady cross the street.

Cesur şövalye ileri adım atıp bayanın elini öper.

The brave knight steps forward and kisses the lady on the hand.

Otobüs sürücüsü yaşlı bayanın otobüsten inmesine yardımcı oldu.

The bus driver helped the old lady off the bus.

Tom yaşlı bir bayanın yolu geçmesine yardımcı oldu.

Tom helped an old lady cross the road.

Siz beyler o bayanın benimle çıkacağını düşünüyor musunuz?

Do you guys think she'd go out with me?

Sen gerçekten o bayanın benimle çıkacağını düşünüyor musun?

Do you really think she'd go out with me?

Tom küçük yaşlı bayanın caddeyi geçmesi için yardım etti.

- Tom helped the little old lady to cross the road.
- Tom helped an old woman cross the street.
- Tom helped an old woman across the street.