Translation of "Almamak" in English

Alıp almamak size kalmış.

It is up to you whether to buy it or not.

Yabancılardan şeker almamak daha iyidir.

It's better not to take candy from strangers.

Bu sorunda yer almamak en iyisi.

It's best not to get involved in this problem.

Sorunu hafife almamak için dikkatli olun.

Be careful not to underestimate the problem.

O soğuk almamak için bir kazak giydi.

- She put on a sweater so as not to catch cold.
- She put on a sweater so she wouldn't catch a cold.

Soğuk almamak için, lütfen kendine dikkat et.

Please take care of yourself so you don't catch a cold.

Tom Mary'yi hafife almamak için daha dikkatli olmalıdır.

Tom should be careful not to underestimate Mary.

- Arkadaşlardan para ödünç almaktan daha iyisini biliyorum.
- Arkadaşlardan borç almamak gerektiğini biliyorum.

I know better than to borrow money from friends.