Translation of "ırksal" in English

0.004 sec.

Examples of using "ırksal" in a sentence and their english translations:

- İnsanlar ırksal sorunlar hakkında kaygı duyuyorlar.
- İnsanlar ırksal sorunlar hakkında kaygılılar.

People are concerned about racial problems.

Polis teşkilatlarındaki ırksal ön yargı

We don't need another training program

O, ırksal ayrımcılığa karşı çıktı.

She opposes racial discrimination.

Sen sadece ırksal klişeleri tanıtıyorsun.

You're just promoting racial stereotypes.

Dan, Linda'ya ırksal olarak hakaret etti.

Dan insulted Linda racially.

ırksal adalete ve ekonomik adalete karşı devam eden

that mainstream communities have given to issues of racial justice,

- Irksal ayrımcılığa karşı çıktı.
- O ırksal ayrımcılığa karşıdır.

He's opposed to racial discrimination.

ırksal ayrımcılığın tezahürü gibi iki, üç hatta dört kez

are two and three and four times more likely to contract this virus,

Dan ve Linda, ırksal gerilimler hakkında bir tartışma yaptı.

Dan and Linda had a discussion about racial tensions.