Translation of "özgeçmiş" in English

0.003 sec.

Examples of using "özgeçmiş" in a sentence and their english translations:

Özgeçmiş yalnızca bir tanıtımdır.

A resume is just an advertisement.

Sami yeni bir özgeçmiş yazdı.

Sami wrote a new resume.

İyi bir özgeçmiş, ilgi çekici ve öğreticidir.

A good biography is interesting and instructive.

Tom'la ilgili özgeçmiş kontrolü biraz şüpheli çıktı.

The background check on Tom turned up suspiciously little.

Bana Tom hakkında bir özgeçmiş verebilir misin?

Can you give me some background on Tom?

Sami'nin Leyla hakkında daha fazla özgeçmiş bilgisine ihtiyacı vardı.

Sami needed some more background information about Layla.

İki başkan adayı arasında özgeçmiş ve ideoloji bakımından çok bariz fark var.

There's a stark difference in background and ideology between the two presidential candidates.

İlginç bir özgeçmiş, ama son sözleşmenizin uzun sürmediğini fark ettim. Herhangi bir yorum?

An interesting CV, but I notice your last contract did not last long. Any comments?

Hiç kimse ten rengi veya özgeçmiş ya da dini nedeniyle başka birine nefret ederek doğmaz.İnsanlar nefret etmeyi öğrenmeliler ve nefret etmeyi öğrenebiliyorlarsa, aşk insan kalbine karşıtından daha doğal geldiği için sevmeyi öğretebilirler.

No one is born hating another person because of the colour of his skin, or his background, or his religion. People must learn to hate, and if they can learn to hate, they can be taught to love, for love comes more naturally to the human heart than its opposite.