Translation of "Seguramente" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Seguramente" in a sentence and their turkish translations:

Creo que ella vendrá seguramente.

Onun geleceğini düşünüyorum.

Seguramente gane las próximas elecciones.

O muhtemelen önümüzdeki seçimleri kazanacak.

Seguramente me gustará este libro.

Belki bu kitabı seveceğim.

Seguramente Tom querría oír de ti.

Tom'un senden dinlemek istediğinden eminim.

Tomás seguramente tiene unos treinta años.

Tom muhtemelen otuz yaşın üzerinde.

Él seguramente asistirá a la reunión.

Kesinlikle toplantıya katılacak.

Y seguramente todos queremos ayudar a otros

Elbette hepimiz başka birine,

Seguramente él llegará tarde a la escuela.

Muhtemelen okula geç kalacak.

- Seguro que lloverá.
- Va a llover seguramente.

- Yağmur kesin yağacak.
- Yağmur kesinlikle yağacak.

Seguramente se arrepentirá de lo que hizo.

Kesinlikle yaptığından pişman olacak.

Me sentía aliviado cuando mi avión aterrizó seguramente.

Uçağım güvenle indiğinde rahatlamış hissettim.

Seguramente él me llamará por teléfono esta noche.

Kesinlikle o bu gece beni arayacak.

Un consejo que seguramente han escuchado es el siguiente:

Bildiğiniz bu tavsiyeler şu şekilde sıralanıyor:

- Tienes que estudiar con ganas.
- Seguramente estudias con ganas.

Sıkı çalışmalısınız.

Seguramente Tom no quiere tomar lo que aconseja María.

Tom kesinlikle Mary'den tavsiye almak istemiyor.

¡El esperanto es seguramente una enorme pérdida de tiempo!

Esperanto kesinlikle çok büyük bir zaman kaybı!

"Seguramente la pasión no es lo único que importa

''Elbette tutku önemli olan tek şey değil

Tom seguramente tiene el temperamento adecuado para el trabajo.

Tom iş için kesinlikle doğru mizaca sahip.

Tom seguramente no habría tenido éxito sin tu ayuda.

Tom yardımın olmadan kesinlikle başaramazdı.

Un CEO millonario seguramente no sabe nada del hombre promedio.

Milyoner bir CEO'nun sokaktaki adam için konuşması mümkün bile değil.

- Seguro que se trata de un malentendido.
- Seguramente se trate de un malentendido.

O kesinlikle bir yanlış anlaşılma.

Seguramente Tom estará harto del modo en que Mary se está comportando últimamente.

Son zamanlarda Tom muhtemelen Mary'nin davranma tarzından bıktı.

No sos la primera persona que me dice eso, y seguramente no sos la última.

Sen bunu bana anlatan ilk kişi değilsin, muhakkak son kişide değilsin.