Translation of "Oasis" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Oasis" in a sentence and their turkish translations:

¿Quieren ir al oasis?

Vahaya gitmek istiyorsunuz demek?

Revelan un raro oasis.

...nadir rastlanan bir vaha tespit ediyor.

...hacia ese oasis lejano de allí.

şu uzaktaki vahaya doğru gideriz...

Y no hay señal del oasis.

ve hâlâ vahadan bir iz yok.

Para explorar el oasis, presionen "Izquierda".

Vahayı keşfetmek istiyorsanız "Sol"a tıklayın.

Este oasis está resultando difícil de alcanzar.

Vaha kandırmacaymış.

Un oasis significa agua. Por lo que habrá criaturas.

Vaha su demektir ve suyun olduğu yerde yaratıklar bulunur.

La vida en un oasis urbano tiene sus límites.

Şehrin içindeki bir vahada yaşamanın kısıtları vardır.

Vimos lo que parecía ser un oasis en el desierto.

Çölde bir vahanın ne gibi göründüğünü gördük.

Para explorar el oasis, presionen "Izquierda" y, luego, el botón "OK".

Vahayı keşfetmek istiyorsanız "Sol" ve "Tamam" tuşlarına basın.

Tu regalo fue como descubrir un oasis en medio del desierto.

Hediyen bir çölün ortasındaki bir vahanın keşfi gibiydi.

Para explorar el oasis, toquen "Izquierda". Para explorar la mina, toquen "Derecha".

Vahayı keşfetmek istiyorsanız "Sol"a dokunun. Madeni keşfetmek istiyorsanız "Sağ"a dokunun.

Y eso me hace sospechar un poco que, tal vez, el oasis es un espejismo.

Bu beni vahanın bir serap olabileceği konusunda biraz şüpheye düşürdü.