Translation of "Lograr" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Lograr" in a sentence and their turkish translations:

¿Qué podemos lograr?

Neyi başarabiliriz ki?

No logró lograr.

başaramadığı bir şey .

Y podemos lograr esto

Bunu,

Él jamás parecía lograr nada.

O bir şey başarmış gibi görünmüyordu.

Hasta que pudimos lograr su liberación

ve oğlu ile bir araya getirene kadar

- ¿Qué quisieron conseguir?
- ¿Qué esperabas lograr?

Ne başarmayı umuyordun?

Para lograr finalmente dominar la nueva lengua.

ne kadar çaba sarf edeceğinize bakmalısınız.

Sirve para lograr lo que te importa.

O sadece sizin için en önemli olan şeyi yapabilmenizi sağlar.

Necesitas la oportunidad de lograr algunas cosas

Bazı şeyleri başarabilmek için şans lazım ya

No pude lograr que comprendiera mi inglés.

Onun İngilizcemi anlamasını sağlayamadım.

Él trabaja duro para lograr su objetivo.

Amacına ulaşmak için çok çalışıyor.

¿Cómo se puede lograr un cambio de actitud?

Tutum değişikliği nasıl sağlanabilir?

No es necesario hacer mal para lograr bien.

İyiyi başarmak için kötülük yapmak gerekli değil.

Aceptémoslo, es imposible. Nunca lo vamos a lograr.

Kabul edelim ki, bu imkansız. Biz onu asla yapmayacağız.

No pude lograr que me dejara en paz.

Ona beni yalnız bıraktıramadım.

¿cómo lograr que las personas conecten de forma significativa

insanların anlamlı bir şekilde iletişime geçmeleri,

- Sé que puedes hacerlo.
- Sé que lo puedes lograr.

- Onu yapabileceğini biliyorum.
- Başarabileceğini biliyorum.

La segunda mentira es que puedo lograr mi propia felicidad,

İkinci yalan ise eğer bir zafer daha kazanırsam

Y no siento que cumpla con lo que quiero lograr.

ve bunun işe yaradığını hissetmiyorum.

Parece que hay numerosos problemas en lograr las cosas solo.

Meğer tek başınıza yaparken birçok sorun yaşanıyormuş.

Deberíamos hacer nuestro mayor esfuerzo por lograr la paz mundial.

Dünya barışını kurmak için elimizden geleni yapmalıyız.

Él exageró malamente su capacidad para lograr un gran avance.

O bir atılımı gerçekleştirmek için yeteneğini berbat bir şekilde abarttı.

No tenía idea de lo que soy capaz de lograr.

Neye yeteneğim olduğundan herhangi bir fikrim yoktu.

Y al hacerlo, pueden lograr que el mundo sea algo mejor.

ve bununla dünyamızı daha iyi yerlere getirebilirler.

¿Qué es más importante la voluntad o la técnica para lograr una meta?

Hangisi daha önemli, irade mi yoksa bir hedefe ulaşmak için yol mu?

Tienen el poder y el derecho de lograr todo lo que quieran en la vida.

Hayatta yapmak istediklerini başaracak gücün ve buna hakkın var.

"Creo que esta nación debe comprometerse a lograr el objetivo, antes de que termine esta

olduğunu biliyordu . "Bu ulusun, bu on yıl bitmeden bir adamı Ay'a indirip onu güvenli bir şekilde Dünya'ya geri

Tales ventajas lo ayudaron a lograr el impresionante cerco del ejército austríaco de Mack en Ulm.

Bu tür avantajlar, Mack'in Avusturya ordusunun Ulm'deki çarpıcı kuşatmasını elde etmesine yardımcı oldu.

Lo que ya hemos logrado nos da esperanza para lo que podemos y debemos lograr mañana.

Önceden başardiğımız yarın başarabileceğimiz ve başarmak zorunda olduğumuz için bize ümit verir.

Para lograr grandes cosas, no solo debemos actuar sino también soñar; no solo planear sino también creer.

Büyük işleri başarmak için sadece hareket etmemeliyiz aynı zamanda hayal kurmalıyız; sadece planlamamalıyız aynı zamanda inanmalıyız.

Podemos discutir sobre la mejor manera de lograr estos objetivos, pero no podemos ser complacientes con los objetivos en sí mismos.

Bu hedeflere en iyi şekilde nasıl ulaşılabileceğimiz konusunda tartışabiliriz, ancak hedeflerin kendileri konusunda kayıtsız olamayız.