Translation of "Finalmente" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Finalmente" in a sentence and their turkish translations:

¡Finalmente!

Sonunda!

- ¡Ella finalmente llegó!
- ¡Él finalmente llegó!

Sonunda geldi!

Finalmente, identidad.

Sonuncusu, kimlik.

Finalmente entiendo.

Sonunda anlıyorum.

- Él ha decidido casarse finalmente.
- Finalmente decidió casarse.

Sonunda evlenmeye karar verdi.

Finalmente se acabó.

Sonunda bitti.

¡Ella finalmente llegó!

O nihayet ulaştı!

Finalmente lo hicimos.

Sonunda onu yaptık.

Finalmente, ella triunfó.

Sonunda başardı.

Tom triunfará finalmente.

Tom sonunda başarılı olacak.

- ¡Finalmente!
- ¡Por fin!

Sonunda!

Ella finalmente fracasará.

O sonunda başarısız olacak.

Tom finalmente accedió.

Tom sonunda kabul etti.

¡Él finalmente llegó!

Sonunda geldi!

Tom finalmente habló.

Tom sonunda konuştu.

Yo finalmente gané.

Sonunda kazandım.

Tom finalmente confesó.

Tom sonunda itiraf etti.

Finalmente, Edipo respondió.

Sonunda Oedipus cevapladı.

Finalmente logramos persuadirla.

Sonunda onu ikna etmeyi başardık.

Finalmente decidió casarse.

Sonunda evlenmeye karar verdi.

- Y finalmente se rindió.
- Él finalmente cedió.
- Al fin cedió.

- Sonunda kabul etti.
- Sonunda boyun eğdi.

- Finalmente tengo mi propio auto.
- Finalmente tengo mi propio coche.

Sonunda kendi arabam var.

Esclavizando… y finalmente, conquistando.

köleleştirdiler… ve nihayetinde fethettiler.

El hombre finalmente confesó.

Adam sonunda itiraf etti.

Finalmente pasó esa prueba.

O testi sonunda geçtim.

Finalmente atravesé el río.

Sonunda nehri geçtim.

Finalmente alcanzamos un compromiso.

Sonunda bir uzlaşmaya vardık.

Tom finalmente se calmó.

Tom sonunda sakinleşti.

Finalmente tomé una decisión.

Nihayet bir karar verdim.

Finalmente, Tom se cansará.

Tom sonunda yorulacak.

Finalmente, ella tuvo éxito.

Sonunda o başardı.

Finalmente, supimos la verdad.

- Sonunda gerçek bizim tarafımızdan öğrenildi.
- Sonunda gerçeği öğrendik.
- Sonunda gerçek bizim tarafımızdan bilinir hale geldi.

Y cuando finalmente resuelve,

Çözümlendiği vakit de,

Finalmente encontré mis llaves.

Nihayet anahtarlarımı buldum.

Finalmente, terminé este trabajo.

Sonunda bu işi bitirdim.

Ella finalmente se durmió.

O nihayet uyudu.

La seguridad finalmente intervino.

Güvenlik sonunda müdahale etti.

Las cosas finalmente cambiaron.

Sonuçta işler değişti.

Tom finalmente se retiró.

Tom sonunda emekli oldu.

Finalmente, una ambulancia apareció.

Sonunda bir ambulans geldi.

Finalmente encontramos la llave.

Sonunda anahtarı bulduk.

Finalmente llegamos al lago.

Sonunda göle ulaştık.

Él finalmente fue arrestado.

O sonunda tutuklandı.

Tom finalmente se detuvo.

Tom sonunda durdu.

Finalmente, los delegados votaron.

Son olarak, delegeler oy kullandı.

Tom finalmente consiguió trabajo.

Tom sonunda bir iş buldu.

Finalmente Tom encontró trabajo.

Tom sonunda bir iş buldu.

Tom finalmente comió algo.

Tom sonunda bir şey yedi.

Y finalmente hay que decidirse.

Eninde sonunda bir karar almanız gerekiyor.

Pero finalmente lo racionalicé pensando

Ama en sonunda düşünerek mantığıma oturttum.

Finalmente, les presento a Hala.

Son olarak, Hala'yı tanıyalım.

Finalmente encontrado en Hagen, Alemania

Almanya'nın Hagen kentinde sonunda bulundu

Tom finalmente dejó de fumar.

Tom sonunda sigara içmeyi bıraktı.

Finalmente, mi hermana se casó.

Kız kardeşim sonunda evlendi.

Ella finalmente llegó al hotel.

O, sonunda otele vardı.

Su deseo finalmente se cumplió.

Onun dileği sonunda gerçekleştirildi.

Finalmente comprendo el sistema óseo.

Sonunda iskelet sistemini anlıyorum.

Estoy feliz verte finalmente feliz.

Sonunda mutlu olduğunu gördüğüme sevindim.

Él finalmente aceptó la culpa.

Sonunda suçu üstlendi.

Finalmente, Tom entendió el problema.

Tom nihayet sorunu anladı.

Finalmente, Tom contó la verdad.

Tom sonunda gerçeği anlattı.

Finalmente, él cambió su idea.

Sonunda fikrini değiştirdi.

Mi plan fue finalmente aprobado.

Benim planım sonunda kabul edildi.

Finalmente llegamos a la cumbre.

Biz nihayet zirveye ulaştık.

Tom finalmente alcanzó a Mary.

Tom sonunda Mary'ye yetişti.

Tom finalmente se declaró culpable.

Tom sonunda suçu kabul etti.

Finalmente, él golpeó el objetivo.

Sonunda, o, hedefi vurdu.

Finalmente su deseo se cumplió.

O, nihayet isteğini gerçekleştirdi.

Tom finalmente resolvió el problema.

Tom nihayet sorunu anladı.

Tom finalmente resolvió el crucigrama.

- Tom sonunda bulmacayı çözdü.
- Tom sonunda yapbozu tamamladı.

Tom y Mary finalmente rompieron.

Tom ve Mary sonunda ayrıldı.

Finalmente valió la pena la espera

Sonunda beklemeye değdi

Mark Pollock: Finalmente, reconstruí mi identidad,

Mark Pollock: Aslında, kimliğimi yeniden kurmayı başardım.

Los europeos finalmente han superado algo

Avrupalılar birşeyleri sonunda aşmışlar

Entonces, finalmente, ella abrió la boca.

Sonra, nihayet, o, ağzını açtı.

Finalmente conocí a la mujer adecuada.

Sonunda doğru kadınla tanıştım.

Finalmente, se le olvidó el incidente.

Sonunda, olayı unuttu.

Finalmente supe qué tenía mi tele.

Televizyonumun nesi olduğunu sonunda buldum.

Tom finalmente se cambió el nombre.

Tom nihayet adını değiştirdi.

Tú lo vas a descubrir finalmente.

Sonunda bulacaksın.

Finalmente tengo todo lo que necesito.

Nihayet ihtiyaç duyduğum her şeyim var.

Finalmente, Tom y Mary decidieron casarse.

Tom ve Mary nihayet evlenmeye karar verdiler.

Finalmente, Tom decidió dejar a Mary.

Tom nihayet Mary'den ayrılmaya karar verdi.

Ella finalmente encontró sus llaves perdidas.

Sonunda kayıp anahtarını buldu.

Finalmente, la policía detuvo a Tom.

Polis en sonunda Tom'u yakaladı.

Finalmente encontré la solución al problema.

Sonunda problemin çözümünü buldum.

Tom finalmente sufrió una crisis nerviosa.

Tom sonunda tersledi.

Él se esforzó, pero finalmente perdió.

O elinden geleni yaptı ama sonunda yenildi.

Tom y Mary finalmente decidieron casarse.

Tom ve Mary nihayet evlenmeye karar verdiler.

Para lograr finalmente dominar la nueva lengua.

ne kadar çaba sarf edeceğinize bakmalısınız.

Y finalmente, les digo a mis niños:

Karan Gupta: Son olarak, çocuklarıma,

Para finalmente construir la comunidad que anhelamos

inşa edebilmek için bizler doğru seçimi yapabiliriz.