Translation of "Dilema" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Dilema" in a sentence and their turkish translations:

Este es el dilema.

Bu ikilemdir.

Tom enfrenta un dilema.

Tom bir ikilemle karşı karşıyadır.

"Todavía hoy tenemos un dilema,

"Bizim bugün hala bir seçeneğimiz var:

Este fue el segundo dilema:

İkinci ikilem şuydu:

Estoy en un dilema terrible.

Çok kötü bir ikilemdeyim.

Ha puesto ese dilema ante nosotros.

bu seçeneği önümüze getirdi.

Los rusos enfrentaron su propio dilema.

Ruslar kendi ikilemleriyle karşılaştılar.

Beber o no beber - he ahí el dilema.

İçmek ya da içmemek - işte asıl soru bu.

- Clonar personas implica un grave dilema ético.
- Clonar personas implica graves dilemas éticos.
- Clonar personas implica un enorme dilema ético.

İnsanları klonlamak ciddi etik sorunlara neden olur.

Ahora, nosotros estamos ante ese dilema y tenemos que tomar una decisión.

Bu seçenekler şu an bize bakıyor ve biz bir seçim yapmak zorundayız.