Examples of using "Enfrenta" in a sentence and their turkish translations:
Tom bir meydan okuma ile karşı karşıya.
takıldın,
Tom bir ikilemle karşı karşıyadır.
Tom bir muamma ile karşı karşıya.
İnsanların pek çoğu sabah haberlerini
Ama karşılaştığı en büyük risk,
Tom neyle karşı karşıya olduğunu bilmeli.
tarım endüstrisinin bugün karşı karşıya kaldığı bir sorun.
Çevik Hindistan cevizi yengeci dünyanın en korkunç ayılarıyla karşılaşacak.
Bugün dünyanın karşı karşıya olduğu çözülmeyen sorunlar devasa,
Bırak artık bana bir şey olmaz naralarını. Karşımızdaki düşman korona.
uyandırırsa, burası ayın yol açtığı muazzam teknik zorlukları
hücrede karşılaştığı direnç ise şu an ekranda gördüğünüz şekilde
Artık Osmanlı ordusu ile karşı karşıyadır. ümidi ise Papa Pious'un Osmanlı'ya