Examples of using "Bienestar" in a sentence and their turkish translations:
Dördüncü şey ise duygusal sağlık.
Ben kamu refahı için çalışıyorum.
Sağlığına dikkat etmelisin.
Sosyal yardım için çalışıyor.
duygusal sağlığımız üzerinde çok büyük bir etki yapar.
size esenlik yönünde hareket etmeyi aşılamak için,
tanıma göre doğru olmalı.
amacı, ekonomik büyümeyi geliştirdiği gibi
tam 10 yıl yaşlandırıyor.
çevreyi ve insan refahını da geliştirmek olan
Organizasyon yaşlıların refahı ile ilgilidir.
Ulusun refahı hükümetin sorumluluğudur.
ülkelerindeki gelir eşitsizliğini düzeltmeyi başardı.
Bütün sağlığımız ve iyiliğimizle alakalıdır.
Reşit olmayan birinin refahını tehlikeye düşürdüğünüz için tutuklusunuz.
ulaşmamız gereken güzel, mükemmel bir iyilik durumu olduğunu
"Ben senin iyiliğine bakacağım… ve sen, senin disiplinine göre, sakinlere
atarak, disiplin ve düzenli eğitimi uygulayarak, olağanüstü bir yönetici
Ebeveynler çocuklarından uzakta olduklarında, onların güvenliği veya refahı konusunda yapabilecekleri bir şey yoktur.
Her şahsın, gerek kendisi gerekse ailesi için, yiyecek, giyim, mesken, tıbbi bakım, gerekli sosyal hizmetler dahil olmak üzere sağlığı ve refahını temin edecek uygun bir hayat seviyesine ve işsizlik, hastalık, sakatlık, dulluk, ihtiyarlık veya geçim imkânlarından iradesi dışında mahrum bırakacak diğer hallerde güvenliğe hakkı vardır.