Examples of using "Aceptara" in a sentence and their turkish translations:
Tom Mary'nin onun hediyesini kabul etmesini istedi.
Vahşi, özgür bir hayvan tarafından bütünüyle kabullenilmek
Tom'un önerimizi kabul ettiğine inanamıyorum.
Tom Mary'ye önerimizi kabul ettirmeye çalıştı.
O, onu kişisel bir çeki kabul etmesi için ikna edemedi.
Öneriyi kabul etmesi için onu ikna ettim.
Tom'un bütün istediği onun vermek zorunda olduğu tüm aşkı kabul edecek bir kadın bulmaktı.