Translation of "страшной" in Turkish

Его жена не кажется мне страшной.

Karısı bana çirkin görünmüyor.

Комната кажется жутко тёмной и страшной.

Oda çok karanlık ve ürkütücü görünüyor.

Том не мог поверить, какой страшной с возрастом стала Мэри.

Tom Mary'nin yaşlandığı için ne kadar çirkin olduğuna inanamadı.

что она справится со своей страшной бедой. Это напомнило мне о проблемах в жизни, которые настигли меня самого.

Bu inanılmaz zorluğu aşmıştı. Ve ben de hayatımda yaşadığım zorlukları aştığımı hissettim.