Examples of using "невыносимо" in a sentence and their turkish translations:
- Bu çekilmez.
- Bu dayanılmaz.
Hava dayanılmaz sıcaktı.
Bu yaz dayanılmaz derecede sıcak.
- Tek yaşamaya katlanamam.
- Yalnız yaşamaya dayanamıyorum.
Tom'a bakmaya dayanamıyorum.
Tom bunu düşünmeye dayanamıyor.
Kavurucu Meksika çölleri o kadar ısınır ki...
Katlanma dayanılmaz olabilir.
- Böyle zulüm görmeye tahammül edemem.
- Böyle zulüm görmeye katlanamam.