Examples of using "Необходимость" in a sentence and their turkish translations:
Gıda temel bir gerekliliktir.
Bir bilgisayar şimdi mutlak bir ihtiyaçtır.
Eğitimin gerekliliğini anlıyoruz.
gerçekleri kontrol etmenin üzerinde çok daha fazla durulmasına yol açtı.
ve hemen müdahale edilmesi gerektiğini göreceksiniz.
Yeni bir sisteme acil bir ihtiyaç vardır.
Su içmeye acilen bir ihtiyaç vardır.
Gelişmiş yaşam şartlarına acil bir ihtiyaç var.
Sanat bir lüks değil fakat bir gerekliliktir.
Ben bunu zamanında yaptırmak için ihtiyacı vurgulamak istiyorum.
- İcat, ihtiyaçtan doğar.
- Bütün icatlar ihtiyaçtan doğar.
- İhtiyaç icadın anasıdır.
Onu yapmanın gerekli olduğunu sanmıyorum.
- Sen tekrar uyarmak zorunda değilim.
- Seni tekrar uyarmak zorunda kalmak istemiyorum.
Konuşmacı tasarruf ihtiyacı üzerinde stres attı.
Eğer gerekli olursam Tom'la birlikte olacağım.
Tom, Mary'nin toplantıya katılmasına gerek olduğunu düşünmüyor.
Afganistan'daki durum, Amerika'nın hedeflerini ve birlikte çalışmamız gerektiğini gösteriyor.
aynı zamanda yeni fethedildiği için bir cami yoktu ve camiye ihtiyaç vardı
Onun gerekli olduğunu sanmıyorum.
İnsan yüzü kızaran tek hayvandır. Ya da kızarması gereken.