Examples of using "абсолютная" in a sentence and their turkish translations:
Bu kesinlikle doğru.
Bu mutlak bir yalandır.
Mağaranın içi zifiri karanlık.
Bir bilgisayar şimdi mutlak bir ihtiyaçtır.
O tam bir yalan.
Vatikan seçilmiş bir kral ile mutlak bir monarşidir.
Onun mutlak gücü var.
Bana sorarsan, bu tam bir zaman kaybı.
O, mutlak gerçektir.
Onun Noodliness'i, Uçan Spagetti Canavarı evrende nihai gerçektir.
O toplam zaman kaybıydı.
Bu mutlak saçmalık.