Examples of using "Существует" in a sentence and their turkish translations:
- O yok.
- Yok öyle bir şey.
Noel Baba vardır.
Atlantis gerçektir.
Doğaüstü varlıklar var.
Var mı?
Allah vardır.
Aşk var mıdır?
Hayaletler yoktur.
- Şans yoktur.
- Şans diye bir şey yoktur.
O hâlâ var mı?
Noel Baba gerçek mi?
- Aşk mevcut değildir.
- Aşk yoktur.
Kölelik hâlâ var.
Cadılar yoktur.
Aptallık için bir tedavi var mı?
Onlar arasında belirgin bir fark var.
Tanrı var mı?
tek gezegen Dünya'dır
Pek çok beslenme şekli var,
İki türü var:
Günümüzde yine hala vardır
iş makinesi zaten yok
Bir de virüsten sonrası var
- Sinekkuşlarının 340 türü vardır.
- 340 tür sinek kuşu vardır.
- 340 tane sinek kuşu türü vardır.
Mükemmel insanlar yoktur.
Esperanto 'Esperantist'lere rağmen var oluyor.
Bu cümle yok.
Mutlak gerçek yoktur.
Özgür irade var mıdır?
Kara büyü diye bir şey yoktur.
İki tip zihniyet vardır:
- Allah vardır.
- Tanrı vardır.
O ürün hâlâ mevcut mu?
Kapsamlı ders kitabı diye bir şey yoktur.
Kolay yanıtlar yok.
Kolay cevap yoktur.
Aşk deliler içindir.
Dünya dışı yaşam var mıdır?
Gerçek dostluk yoktur.
Vefa sadece İstanbul'da bir semt adı değil miydi?
Ayıp denen bir şey var.
- Sihirli bir değnek yok.
- Hiç gümüş mermi yok.
Bunun var olduğunu bilmiyordum.
Böyle bir kişi mevcut değildir.
Çözüm olmadığına emin misin?
Birkaç kişi onun var olduğunu bilir.
Tanrı'nın var olduğuna inanmıyorum.
Birçok farklı tipte Alman ekmeği vardır.
Hayatın kökeniyle ilgili birçok teori var.
bir problem ve biz bunu düzeltmeliyiz,
Hiçbir şey sınırların dışında olmamalı.
İyiliksevenler 1953'ten beri faaliyette.
Şirketlerin var olmasının sebebi de bu.
Bunlardan kaç tane var olduğunu sorabilirsiniz
Hatta var olmayabilirsiniz."
günümüzde hala vardır
yok denecek kadar azdı
Bunların yanı sıra bilimsel olarak kanıtlanmış bir olay var
Sadece bir sömürü düzeni var.
Erkek kardeşler arasında güçlü bir bağ vardır.
Yok öyle bir şey.
- Şimdi tek bir olasılık vardır.
- Şimdi yalnızca bir olasılık vardır.
Cahil için özgürlük yoktur.
En büyük asal sayı mevcut değil.
Bilimin birçok dalları var.
Yüksek yağış olasılığı var.
Yarınımız yok.
Allah'ın var olduğuna inanıyor musun?
İnsanlar tanrının var olduğuna inanırlar.
İki teori arasında çok büyük bir fark vardır.
Naif bir tilki yoktur. Aynı şekilde, hatasız bir adam diye bir şey de yoktur.
bu Amerika'nın problemi.
Eğer yapmaktan çok hoşlandığınız bir aktivite varsa,
Batı medenıyeti ise yalnızca birkaç saniye yaşamış olurdu.
Eğer bir galaksi bir trilyon gezegen barındırıyorsa
Günümüzde yine bu da vardır
Çünkü bütün bunların hepsinin ortasında
Çeviremeyeceğimiz hiçbir şey yok.
Güvenli ve etkili bir tedavi mevcut değil.
Özel kuvvetlerde, işkence bir tabudur.
Sonuç önemsiz görünebilir: Esperanto vardır.
- Birçok faktör var.
- Birçok etken var.
# 264405 ile hiçbir cümle yok.
Bu tür bir şeyin var olduğunu bilmiyordum.
Aşkın olmadığına inanıyorum.
Tanrı ve Buda yoktur.
O, senin hayal gücün hariç, yoktur.
Bir tedavi var mı?
Yaşamın kaynağı üzerine birçok teori vardır.
Hayatın kökenine dair çeşitli teoriler mevcut.
Bu sözcük Fransızcada yok.
Aşk gerçek mi yoksa sadece bir yanılsama mı?
Al sana problem.
Ne yazık ki "sadfully" bir kelime değildir.