Examples of using "Vinha" in a sentence and their turkish translations:
Ben senin bugün geldiğini sanıyordum.
Ülkeme kimse gelmedi.
Buraya gelirken yolunu kaybetti.
Tom her zaman buraya gelirdi.
At sırtında bir adam yol boyunca geldi.
- Tom Mary'nin akşam yemeği için uğrayacağını söyledi
- Tom, Mary'nin yemek için geldiğini söyledi.
- Tom ne olduğu hakkında bana her şeyi anlattı.
- Tom, olan her şeyi bana anlattı.
Tom'un bu okula gittiğini biliyordum.
cevaplayamadığım bir düşüce, bir soru
Kızım zaman zaman beni görmeye geldi.
Düşünmek ve etrafa bakınmak için çocukluğum sırasında buraya sıklıkla gelirdim.
Onların birkaç adım arkasında bir meşale ile aydınlanmış başka bir grup insan geldi.
Uzun bir süre Fransızca konuşmadım.