Examples of using "Marinho" in a sentence and their turkish translations:
Tom bir deniz biyoloğudur.
Bu kanatlı denizatı broşu nerede?
tekrar laciverte döneceğini açıkladı.
Deneyimsiz fok yavruları kolay hedef.
Şu an ufak bir deniz biyoloğu gibi. Çok şey öğrendi.
İngiliz pasaportu aslen krallık lacivertiydi.
Fakat alçalan güneş fokun silüetini ortaya çıkarıyor.
O hayat, kürklü fok yavrusu için hiç kolay değil.
Kanatlı deniz atı broşu sahtesiyle değiştirilip kaçırıldı
Bu erkek denizaslanı sırf balık yiyerek bu kadar büyümedi.
Ya bu Karun hazinesinin en değerli parçası olan bir kanatlı denizatı broşü vardı
Ama deniz biyoloğu Richard Fitzpatrick öfkeli bir denizkestanesinin saldırısına uğradığında gündüz vakti işini yapıyordu.