Examples of using "Entanto" in a sentence and their turkish translations:
Gerçi onun büyük bir sorunu var.
Yine de deneyimi onunla beraber ölecek
buna rağmen Marmara Denizinde tsunami oluşmaz
buna rağmen karıncanın yine en büyük düşmanı kendisi
Kuşkusuz bu sadece yakışıklı erkekler için.
Fakat daha kırsal bölgelerde yine eski Türk adetleri devam ediyor
Oysaki Ay'ın tek ışık kaynağı Güneş'ti
Tom bir öküz kadar güçlü ama buna rağmen bir korkak.
Bütün bunlara rağmen bu hayvanlar kâr için canlı hayvan pazarlarına gönderiliyordu.
Yine de 1811'de toplanmaya başladı. Avrupa'nın gördüğü en büyük ordu…
Çoğu denizanası sokmaları ölümcül değil ama çoğu yine de oldukça ağrılıdır.
Şu anda eylül ayındayız ama hava çok sıcak.
Para mutluluk satın alamaz. Ancak, Maseratide ağlamak bir bisiklette ağlamaktan daha rahattır.
Bir sürü insan ünlü olmak ister. Buna rağmen, bir sürü ünlü insan o kadar ünlü olmayı istemez.
Günlük en az sekiz saat uyumam gerektiğini biliyorum ama genellikle daha az uyuyorum.
Ona bir köpek aldı. Ancak, o köpeklere alerjisi vardı, bu yüzden birine vermek zorunda kaldı.
Tom'un sürekli tartışması onun sınıf arkadaşlarından bazılarını kızdırmaktadır. Fakat, sınıfın çoğu onu görmezden gelmeyi henüz öğrendi.
Ölüm yaşamın zıddı değildir: biz ölümümüzü ölerek geçirmezken hayatımızı yaşayarak geçiririz.
Tom'un ve sadece Tom'un onu yapabileceğini düşünüyorum. Fakat bazı insanlar onu Mary'nin de yapabileceğini düşünüyorlar.
Bir ağacı büyütmek yıllar alır, ve ama onu kesmek saniyeler sürer.