Translation of "Cinzas" in Turkish

Os burros são cinzas.

Eşekler gridir.

A casa foi reduzida a cinzas.

Ev yanıp kül oldu.

Cinzas vulcânicas atrapalharam as viagens aéreas.

Volkanik kül, hava ulaşımını kesintiye uğrattı.

Tudo foi queimado até virar cinzas.

Her şey yanıp kül oluyordu.

O céu está coberto por nuvens cinzas.

Hava, kara bulutlar ile kaplanıyor.

Como se não derramassemos água hoje nas cinzas

Biz de günümüzde küle su dökmeyiz sanki

João teve o corpo cremado e as cinzas atiradas ao mar.

John onun cesetini yaktırdı ve külleri denize attı.