Examples of using "Caráter" in a sentence and their turkish translations:
- O pasif bir karaktere sahip.
- Onun edilgen bir karakteri var.
Karakterimiz çevreden etkilenir.
Steve iyi karakterli bir adam.
Jose kendini kötü karakterli bir kişi olarak gösterdi.
Sence iklimimizin karakterlerimiz üzerinde bir etkisi var mı?
Hayaller kişiliklerimizin mihenktaşıdır.
Onun karakteri hakkında daha çok şey bilseydim, ona güvenmezdim.
Birkaç aylık flörtten sonra Fadıl'ın gerçek niyeti ortaya çıktı.
Acılık ve intikam benim karakterimin bir parçası değildir. Hayat çok kısa. Bir insanın acılık ve intikam üzerine zaman harcamaması gerekir.
Eğitimin zorunlu karakteri çocukların içinde öğrenme arzusu geliştirmek için çeşitli şekillerde çalışmaya adanmış işlerin çokluğunda nadiren analiz edilir.
Rus dili anadil olarak eski Sovyetler Birliği'nin kurucu cumhuriyetlerini oluşturan Rusya, Beyaz Rusya, Ukrayna, Kazakistan ve Kırgızistan'da konuşulan ve Letonya, Estonya ve başka birçok ülkede resmi olmamasına karşın yaygın olarak kullanılan bir Slav dilidir.