Examples of using "Wydostać" in a sentence and their turkish translations:
Onu bir şekilde dışarı çıkartmaya çalışacağız.
Dışarı çıkamadım.
Kasabadan çıkmalısın.
Yüksek gelgit, resifi aşmalarına yardımcı olur.
Ama şimdi vakit... ...buradan çıkma vakti.
Buradan kurtulmak için yardım çağırmam gerekecek.
Panzehiri güvenli şekilde almak için doğuya gitmeli ve hızlıca ilerlemeliyiz.