Examples of using "Kłopotów" in a sentence and their turkish translations:
Bu sizi bir sürü sorundan kurtaracak.
Biz zorluk olmadan sorunun üstesinden gelebiliriz.
- Başına bir sürü bela açtığım için üzgünüm.
- Sana bu kadar sıkıntı verdiğim için özür dilerim.
Beni bulmakta herhangi bir sorun yaşamazsın.
Su buradayken bunu denersem başım büyük belaya girer.