Translation of "Cień" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Cień" in a sentence and their turkish translations:

Widzisz cień stworzony przez słońce?

Güneşten dolayı oluşan gölgeyi görüyor musunuz?

Zostawmy motor i spróbujmy znaleźć cień.

Tamam, bunu bırakıp bir gölge bulalım.

Jest jeszcze cień szansy, że uratujemy Toma.

Tom'u kurtarabileceğimize dair hâlâ bir fırsat var.

Chcemy znaleźć jakiś cień, gdzie nie ma słońca.

Yapmak istediğimiz şey gölgelik bir yer bulup onları güneşten saklamak.

Osiem oczu ptasznika kędzierzawego widzi niewiele więcej niż światło i cień.

Kıvırcık tarantulanın sekiz ufak gözünün pek ışık algıladığı söylenemez.

Moglibyśmy schronić się pod tą małą skalistą wychodnią. To wystarczy, by uciec od tego słońca w cień.

Bakın, şu çıkıntı yapan kayalığın altına sığınabiliriz. İhtiyacınız olan bu, sadece güneşten kaçıp gölgeye girmek.