Examples of using "Diffusa" in a sentence and their turkish translations:
Yaygın bir korku vardı.
Enfeksiyon hızla yayıldı.
Sıtma sivrisinekler tarafından yayılan bir hastalıktır.
Antik dünyada da her türlü kölelik vardı elbette
O söylenti kısa sürede yayıldı.
salgın kontrolden çıkarak 11 binden fazla kişiyi öldürdü.
Onun ölüm haberi yayıldı.
Geçmiş, şimdi ve gelecek arasındaki ayrım sadece çok yaygın yanılsamadan başka bir şey değildir.
Beyzbol stadyumunun üzerinde büyük bir ışık yayılmıştı.