Examples of using "Croce" in a sentence and their turkish translations:
Bizim haçımız var.
Ben altın haçı görüyorum.
Tura mı yoksa yazı mı?
Kızılhaç nerede?
- Haç yoksa taht da yok.
- Emeksiz yemek olmaz!
dört kez yazı çıkma ihtimali
- O, kendini aştı.
- İstavroz çıkardı.
Neden yazı tura atmıyoruz?
ve o ailenin çimenliklerinde yanmış bir haç vardı.
Tom, Kızılhaç gönüllüsüdür.
Kızıl Haç kurbanlara yiyecek ve tıbbi malzemeler dağıttı.
Kiliseler haritada haçlarla belirlenir.
İsa bizim günahlarımız için çarmıhta öldü.
Kızıl Haç gecikme olmadan felaket kurbanlarına yardım sağlıyor.