Examples of using "Fece" in a sentence and their turkish translations:
O bir konuşma yaptı.
O, yüzünü buruşturdu.
Hakikaten de geldi
O bir espri yaptı.
O bize bir hediye verdi.
Onu ağlattı.
O uzun bir yol kat etti.
O onu kendisi yaptı.
Tom sorular sordu.
Güzel manzaranın bir fotoğrafını çekti.
O bir şikayette bulundu.
Onu yavaşça yaptı.
O, sabah kahvaltısı yaptı.
O kahvaltı yaptı.
Tom onu yaptı.
O yine de onu yaptı.
oldukça büyüleyici bir keşif yaptı.
Haber onu memnun etti.
O, eski makineyi tamir ettirdi.
O yanlış bir şey yapmadı.
O bir eve zorla girdi.
Tom kronometreyi başlattı.
O, tam olarak ona söylediğim gibi yaptı.
Hiç kimse bir şey yapmadı.
O çok para kazandı.
O bunu yapmadı.
O, bunu yapmadı.
Bunu kim yaptı?
O onları güldürdü.
O onları sinirlendirdi.
Bu onları kızdırdı.
- O, onu para için yaptı.
- Para uğruna yaptı.
O bir liste yaptı.
O bir liste yaptı.
Aynı şeyi yapıyordu ama
Uzun bir yokluktan sonra geri döndü.
Tom uyarıma dikkat etti.
- O, kendini aştı.
- İstavroz çıkardı.
Tom Mary'ye bir soru sordu.
O, sağa doğru keskin bir dönüş yaptı.
Güzel manzaranın bir resmini çekti.
Tom havuza atladı.
Bunu kim yaptı?
O beni görmemiş gibi yaptı.
O onu güldürdü.
Bu onu kızdırdı.
Bu onu kızdırdı.
Tom Mary'ye baktı ve göz kırptı.
Amy ayağa kalkmak için çaba sarf etti.
Öğretmen bana cümleyi tekrarlattı.
Küçük kız ona dilini uzattı.
O bir elma turtası pişirdi.
Onu kim yaptı?
O bir hata yaptı.
O, erken bir kahvaltı yaptı.
- O tersini yaptı.
- Aksini yaptı.
Tom onu ücretsiz yaptı.
Onu Tom yaptı, değil mi?
O bir soru sordu.
- Tom gene de yaptı.
- Tom yine de yaptı.
O bir pasta pişirdi.
O, sınavda iyi yaptı.
Tom onu yapmadı.
Gerçekten onu yaptı.
Peki Başsavcı ne yaptı?
O bir at arabası tekerleği yaptı.
O, düştüğünde dizini incitti.
O, bir gol attığında, kalabalık bağırdı.
O beni gönderdi.
Tom imkânsızı yaptı.
Kalabalığın arasında yolunu açtı.
- O bana reddedemeyeceğim bir teklif yaptı.
- Bana reddedemeyeceğim bir teklifte bulundu.
O beni güldürdü.
Beni gülümsetti.
Tom kahvaltı yaptı.
Mary kahvaltı yaptı.
O, ayağa kalkmam için eli ile işaret etti.
O geldiğinde ortam gerginleşti.
O onu kızdırdı.
Onu Ken yaptı.
Tom zorla girdi.
Tom iyi yaptı.
Tom her şeyi yaptı.
Tom bir istisna yaptı.
O incinmedi.
O onu güldürdü.
Hemşire bana bir iğne yaptı.
Bu resimler Tom tarafından çekildi.
Tom gaf yaptı.
Mary kurabiye yaptı.
Mary bir liste yaptı.
Tom yirmi şınav yaptı.
Bu insanları gülümsetti.
Fadıl hiçbir şey yapmadı.
O ikisini de aynı anda yaptı.
Ayrıca genç bir Binbaşı Bonaparte ile arkadaş oldu.
Birçok insanın önünde bir konuşma yaptı.
Hiçbir şey söylemedim, onu kızdıran buydu.