Translation of "Fogni" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Fogni" in a sentence and their turkish translations:

Megpróbálom rövidre fogni.

Bunu kısa tutmaya çalışacağım.

Taxit fogni számomra luxus.

Taksiye binmek benim için bir lüks.

"Nem szoktunk kezet fogni, – mondta –

şöyle söyledi: ''Aslında burada el sıkışmıyoruz.

Előző hétfőn halat fogni mentem.

Geçen pazartesi balık tutmaya gittim.

Nem volt hajlandó kezet fogni.

O, tokalaşmayı reddetti.

Ideje megtanulniuk úszni és halat fogni.

Yüzmeyi ve balık yakalamayı öğrenme vakitleri geldi.

Ebben a városban nehéz taxit fogni.

Bu şehirde bir taksi bulmak zordur.

Megmutatjuk neked, hogyan kell halat fogni.

Nasıl bir balık yakalayacağını sana göstereceğiz.

Nem volt hajlandó kezet fogni velem.

- O, elimi sıkmayı reddetti.
- O benimle tokalaşmayı reddetti.

Ő is fogni akarta velem a szavazólapot.

Benimle oy pusulasını tutmakta ısrar etti.

Néhányan nem voltak hajlandók kezet fogni velem.

Bazıları benimle tokalaşmayı reddetti.

Bárcsak be tudná fogni a száját Tom.

Keşke Tom gerçekten konuşmasa.

Tomi, be tudnád fogni csak tíz másodpercre?

Tom, sadece on saniye susar mısın?

Kizárt, hogy egy művelt, fehér férfi fel tudja fogni,

İyi eğitim almış, beyaz ırktan bir erkeğin

Láttam, hogy három halat kapott így el. Napközben sosem láttam halat fogni.

Bu şekilde üç balık yakaladığını gördüm. Gün içinde balık tuttuğunu hiç görmemiştim.

- Tamás nem volt hajlandó Máriával kezet fogni.
- Tamás nem volt hajlandó Máriának kezet nyújtani.

Tom, Mary'nin elini sıkmayı reddetti.