Examples of using "Hajlandó" in a sentence and their turkish translations:
Onu denemeye istekliyim.
Yardım etmek istiyor musun?
Onu riske atmaya hazırım.
Beklemeye istekliyim.
Tom karışmayı reddediyor.
o gitmeye isteksizdi.
Ödemeyi reddettim.
Bir şey ödeyeceğim.
Tom yemek yemeyecek.
Ben onu yapmayı reddediyorum.
O onu itiraf etmeyi reddetti.
Bize yardım etmeye istekli misin?
Onlara yardım etmek istiyor musun?
Bana yardım etmeye istekli misin?
Ona yardım etmeye istekli misin?
O bunu reddetti.
Korkmayı reddediyorum.
Vazgeçmeyi reddediyorum.
Böyle devam edemem.
- Onu yapmaya gönülsüzüm.
- Onu yapmaya istekli değilim.
Buna izin vermeyi reddediyorum.
Onu riske atmaya istekli değilim.
O benimle konuşmayı reddetti.
Bunu yapmak için istekli olabilirim.
Tom konuşmayı reddetti.
Tom bana bakmayacak bile.
Tom onu tekrar denemeye hazırdı.
Müvekkilim uzlaşma yapmak için istekli.
O, tokalaşmayı reddetti.
O sorumluluk kabul etmek için isteksiz.
Tom, Mary'nin elini sıkmayı reddetti.
Hayatım için yalvarmayacağım.
Bunu daha fazla tartışmayacağım.
Diğeri saklanmayı reddediyor.
- O, elimi sıkmayı reddetti.
- O benimle tokalaşmayı reddetti.
Tom Mary'yi dinlemeyi reddetti.
Tom evde kalmayı reddetti.
O, kasabanın sosyal kalıplarına uymayacak.
Tom faturalarını ödemeyi reddetti.
insanların yaklaşık %3'ü farklı şeyler yapmaya meyillidir.
O işi almak her şeyi yapmaya istekli olurdum.
Tom şarkı söylemek için hazırdı.
Tom neredeyse her şeyi benim için yapmaya istekli olduğunu söylüyor.
Endişelenme anne. O yemek hakkında titiz değil. O her şey yer.
- Sorun, Tom'un görüşmeye tamamen gönülsüz olması.
- Problem, Tom'un müzakereye tamamen isteksiz olması.
Tom onun yapmasını istediğimiz şeyi yapmak için isteksizdi.
Tom'a bunu anlatmaya çalıştım ama o beni dinlemeyi reddetti.
O, parayı kabul etmeyi reddetti.
Muhtemelen o onun tavsiyesini uymayı reddedecektir, çünkü ondan hoşlanmamaktadır.
Tom yemek yemezdi.
Ama Alexander barış anlaşması yapmayı reddedince Fransız ordusu
At durdu ve daha ileriye gitmeyi reddetti.