Translation of "Vernünftige" in Turkish

0.016 sec.

Examples of using "Vernünftige" in a sentence and their turkish translations:

Sie sind vernünftige Mädchen.

Onlar duyarlı kızlar.

Das war eine vernünftige Regel.

O makul bir yasaydı.

Dafür gibt es bestimmt eine ganz vernünftige Erklärung.

Ben tamamen mantıklı bir açıklaması olduğuna eminim.

Maria war eine vernünftige Frau, und das machte es ihrem Gatten leicht, ihre Wünsche zu erfüllen.

Mary makul bir kadındı ve o onun kocasının isteklerini yerine getirmesini kolaylaştırdı.

- Tom sagte, er könne keine vernünftige Wohnung finden.
- Tom sagte, dass er keine ordentliche Unterkunft finden konnte.

Tom yaşamak için iyi bir yer bulamadığını söyledi.

„Frag doch mal Tom!“ – „Glaubst du, von dem kriege ich eine vernünftige Antwort?“ – „Ja, das glaube ich durchaus.“

"Sadece Tom'a sorun!" - "Ondan makul bir yanıt alacağımı düşünüyor musun?" - "Evet, kesinlikle öyle düşünüyorum."

Sowie ich an eine vernünftige Videokamera komme, fange ich an, Videos aufzunehmen, die ich ins Netz stellen kann.

İyi bir video kamera alır almaz, online koymak için videolar yapmaya başlayacağım.

Jeder hat das Recht auf Erholung und Freizeit und insbesondere auf eine vernünftige Begrenzung der Arbeitszeit und regelmäßigen bezahlten Urlaub.

Her şahsın dinlenmeye, eğlenmeye, bilhassa çalışma müddetinin makul surette sınırlandırılmasına ve muayyen devrelerde ücretli tatillere hakkı vardır.

- Das Erste, was ich morgen machen möchte, ist, eine gute Teilzeitarbeit zu finden.
- Als erstes möchte ich mir morgen eine vernünftige Teilzeitstelle suchen.

Yarın yapmak istediğim ilk şey, iyi bir yarım zamanlı iş bulmaktır.