Examples of using "Tageszeit" in a sentence and their turkish translations:
Günün bu saatlerinde yollarda çok trafik olur.
Yollar günün bu saatinde çok kalabalık.
Ben akşam yemeği için salatayı tercih ederim; Ben genellikle günün bu zamanında aç değilim.
Bu saatte sokakta kimsenin olmamasını garip buluyorum.
Köpeğinizi her gün belirli bir zamanda beslemenin en iyisi olduğunu duydum.
Çölde güne erken başlamak önemlidir, böylece günün en sıcak saatlerinden kaçınabilirsiniz