Examples of using "Stärkung" in a sentence and their turkish translations:
Kesinlikle daha fazla enerjiye ihtiyacım olduğunu hissediyorum.
Kesinlikle daha fazla enerjiye ihtiyacım olduğunu hissediyorum.
Mimar Sinan daha sonrasında güçlendirme çalışmalarını da yaptı
Öğretim insan şahsiyetinin tam gelişmesini ve insan haklarıyla ana hürriyetlerine saygının kuvvetlenmesini hedef almalıdır. Öğretim bütün milletler, ırk ve din grupları arasında anlayış, hoşgörü ve dostluğu teşvik etmeli ve Birleşmiş Milletlerin barışın idamesi yolundaki çalışmalarını geliştirmelidir.